Bilim Kuran'la ÇelişmezKuran Mucizeleri

9# Birbirine karışmayan denizler bulundu

Özet: Bu yazıda birbirine karışmayan denizler var mı ve bu nasıl mümkün olabilir sorularının cevaplarını verdik. Öncelikle haloklin ve termoklin bariyerden bahsettik. Bunun örnekleri olarak deniz altı akıntılarını, okyanus altı dalgaları gösterdik. Cenuta angelita denen küçük bir gölü yine haloklin bariyeri daha iyi anlamak için örnek olarak verdik. Daha sonra büyük deniz kütleleri arasında oluşan haloklin bariyerlere geçtik. Bunun örnekleri olarak Alaska körfezi ve baltık denizinde bulunan devasa deniz kütlelerini gösterdik. Yine tatlı ve tuzlu suyun karışmamasına örnek olarak kuzey buz denizinde altlı üstlü oluşan haloklin bariyerden başladık ve Atlas okyanusunun altında keşfedilen tatlı su gölü ve baltık denizinin içinde bulunan tatlı su göllerinden bahsettik. Daha sonra ise özellikle Kuran karşıtlarının hangi kelime ve mantık oyunlarıyla bu ayetin mucizeliğini ört bas etmeye çalıştıklarını gösterdik.

Birbirine karışmayan denizler

Soru: Birbirine karışmayan denizler nerededir? Kuran’da birbirine karışmayan denizler olduğu bildirilir. Üstelik bu ayetlerden birinde ise tatlı ve tuzlu su denizlerinin de birbirine karışmadığı bildirilir. Fakat denizler doğası gereği birbirine karışır diyorlar

Birbirine karışmayan deniz olgusundan bahseden ayetlere bakalım;

Rahman, 19-20: “İkisi arasında bir perde/engel vardır; birbirlerinin sınırını geçmezler.”

Furkan, 53: “İki denizi salıveren de O’dur. Biri tatlı, susuzluğu giderici; biri ise tuzlu, acıdır. Bununla berâber aralarına bir engel ve aşılmaz bir sınır koymuştur.”

Evet, Kuran’a inanmamak için ısrar eden bazı kişiler mantık safsatasına başvurarak, birbirine karışmayan denizler gerçeğini ört bas etmek için suların birbirleriyle doğası gereği karışmamasının mümkün olmadığını söylemektedirler. Ayrıca tatlı su ve tuzlu su denizinin bir araya geldiği bir yer olmadığını iddia etmekteler. O halde bizde bilimsel gerçeklerle ortaya koyalım ve yazının sonuna doğru da onların kelime oyunlarını da gösterelim.

Deniz diye çevrilen bahr kelimesi Arapça’da okyanus, deniz, göl ve büyük nehirler gibi devasa su kütlelerini anlatmak için kullanılan bir kelimedir. Ragıb El İsfahani’nin Müfredat isimli Arapça sözlüğünde bahr kelimesini şöyle tarif eder:

“Bahr kelimesinin aslı, geniş ve büyük su kütlesini toplayan mekanı anlatır. Kelimenin asıl anlamı budur.”

Bahr kelimesi okyanuslar, denizler, göller ve büyük nehirler gibi büyük su kütlelerinin tamamına denir. Yazımızın sonuna başka Arapça online sözlük linkleri de koyacağım. Kontrol edersiniz.

Okyanus akıntıları karışmayan sulara örnektir

Okyanuslar içinde büyük akıntılar vardır ki tuz oranı ve sıcaklık seviyeleri, içinden geçtiği okyanustan farklı olduğu halde, adeta bir damarın dokuyu besleyecek kanı iletmesi gibi hedef noktalarına iletilirler. Örneğin bunların en büyüklerinden bir tanesi “Gulf Stream sıcak su” akıntısıdır ki Meksika körfezinden başlayarak sıcak suları, Grönland’ın kuzeyine kadar götürerek burada iklimin yumuşamasını ve kuzeyin yaşanabilir bir hal almasını sağlar.

“Yolculuğuna Meksika Körfezinden başladıktan sonra Kuzey Amerika’nın doğu kıyılarını takip ederek, Florida kıyılarına oradan da Newfoundland’a hareket eder. Akıntı bundan sonra Atlantik Okyanusunu geçer ve ikiye ayrılır; bir kolu Avrupa’nın batı kıyılarına ulaşır, öteki ise Batı Afrika kıyılarına doğru hareket eder. Kıta sahanlığından akan akıntının sıcaklığı Kıtanın sahilinden akan soğuk güney akıntısıyla ‘Soğuk Duvar’ adı verilen yapıyı oluşturur. Burada akıntının derin mavi suları diğer sulardan rahatlıkla ayırt edilebilir.” https://tr.wikipedia.org/wiki/Gulf_Stream

Termoklin ve Haloklin bariyerler ve birbirine karışmayan deniz olgusu

Yukarıda görüldüğü gibi bilim bile bu durumu Kuran’da geçen ifadelerle anlatır ve Kuranın Perde dediğini “Soğuk Duvar” olarak adlandırır. Literatürde birbirine karışmayan deniz olgusunu oluşturan bu duvara Termoklin ve Haloklin bariyerler denir. Buna yüzey gerilimi de denilir.

İşte Kuran bu olayı haber vermektedir ve bilim insanları da aynen Kuran gibi bu yapıya duvar demekte ve suların karışmaması işlevini gösterdiğini söylemektedir. Örneğin bir okyanus bilimci olan Richard A. Davis kitabında bunu nasıl tanımlıyor bakalım:

“Denizlerin farklı yoğunluklarından kaynaklanan yüzey gerilimi, âdeta bir duvar gibi sularının birbirine karışmasını engeller. (Richard A. Davis, Principles of Oceanography, Addison-Wesley Publishing Company, Don Mills, Ontario, ss. 92-93)”

Birbirine karışmayan deniz olgusunu ortaya çıkaran bu duvar oluşumunun asıl nedeni tuzluluk ve sıcaklık farklarıdır. Okyanusun tuz seviyesinin üstünde tuz içeriğine sahip nehirler okyanus altından akarken, düşük tuz içerikli sular yukarıdan akarlar. Bu sular insan vücudundaki vena (toplardamar) ve arterlere (atardamar) benzer şekilde güneyden kuzeye sıcak su götürür ve oradan dönüp kuzeyden güneye soğuk su transferi yaparlar. Dünya’nın iklimini düzenleyen bu olaya “termohalin sirkülasyon” denir ki “termo” kelimesi akıntıların sıcaklık farkını, “halin” kelimesi ise tuzluluk farklılıklarını anlatır. Birbirine karışmayan iki deniz gerçeği işte bu mekanizmalarla oluşur.

Dünyanın en büyük akıntılarını gösteren bir figür şöyledir; Resimde gördüğünüz gibi Meksika körfezinden gelen sıcak sular kutupları ısıtır. Bu sular dönerken soğuk olarak aynı rotadan gelir fakat birbirine zıt yönde hareket eden bu akıntılar aynı noktadan geçtikleri halde giden sıcak su akıntısı dönen soğuk su akıntısın üstünden geçtiği için birbirlerine karışmazlar. Adeta biri atardamar biri toplardamar gibi çalışarak Dünya’nın sıcaklığının ayarlanmasına katkı sağlarlar.

Thermohaline_Circulation_2-637x400
Bir atardamar ve toplardamar gibi okyanusların altında karışmadan sıcak ve soğuk su transfer edilmesi

Meşhur “Gulf Stream” akıntısı ise şöyle bir rota izler.

fig-1-golf-stream-overview_thumb

Soğuk duvar ve dev deniz akıntıları gerçeği, birbirine kavuşamayan iki deniz ayetinin çok örneklerinden sadece bir tanesidir. Birazdan diğerlerini de göreceksiniz. Hepsinin mekanizması termoklin ve haloklin bariyerlere dayanmaktadır. Yine buzul denizlerinde de birbirine kavuşamayan tatlı su ve tuzlu su kütleleri vardır.

Gulf Stream sıcak su akıntısı, Grönland buzullarının erimesini sağlar. Burada eriyen tatlı su daha az yoğun olduğu için yukarıda kalır ve güneye inen soğuk tuzlu suyun ise yoğunluğundan dolayı batarak aşağıda kalmasını sağlar. Bu olaya Haloklin bariyer denir ki Tatlı ve tuzlu su arasında bir bariyer oluşumu demektir. Yine suların sıcaklık farkları varsa bir bariyer daha oluşur ki buna da Termoklin bariyer denir. Aşağıdaki iki resimde bu bariyerler gösterilmiştir.

Kaynak: https://www.leisurepro.com/blog/explore-the-blue/difference-thermocline-halocline/

Tatlı su ve tuzlu suyun kavuşamaması

Şimdi Nature dergisinde yayınlanmış bir makalede ulaşabileceğiniz bilgileri vereceğim. Bu da birbirine karışmayan iki deniz gerçeğine örnektir. Üstelik bu olay ikinci ayetteki birbirine karışmayan tatlı ve tuzlu su kütlelerini açıklar.

Kuzey buz denizine ulaşan Gulf Stream sıcak su akıntısı buzulların erimesine katkıda da bulunur. Eriyen buzullar tatlı su olur ve haloklin bariyer oluşturarak altındaki tuzlu su denizinden ayrı şekilde durur. Haloklin bariyerinden dolayı kuzey buz denizinde buzul alanlarda, denizin üst kısmında tatlı suya erişebilmeniz ve 50 metreden aşağıda ise tuzlu suya ulaşabilmeniz mümkündür. Doğası gereği hemen karışan su, görüldüğü gibi görünmez bir haloklin bariyerinden dolayı birbirlerine karışamamaktadır. İşte böylece tatlı ve tuzlu suyun denizde karışmaması, Kutup denizlerinde net görülür.

Furkan suresi 53. ayetinde bahsedilen tatlı su ve tuzlu su denizinin birbirine yatay olarak bitişik olması gerekmiyor, biri üstte ve diğeri altta bulunan büyük su kütlelerini de tarif edebilir. Arapça da bahr kelimesi okyanus, deniz, göl ve büyük nehirleri belirtmek için kullanılır. Yani büyük su kütlelerini tarif etmek için kullanılan bir kelimedir.

Birbirine karışmayan iki deniz
Kuzey kutbunda üstteki tatlı su alttaki tuzlu sudan ayrılıyor. Kaynak: Lique, Camille. (2015). Ocean science: Arctic sea ice heated from below. Nature Geoscience. 10.1038/ngeo2357.

Diğer bir görsel;

iki deniz
Yukarıdaki resimde de Cold Fresh Water yazan alan soğuk tatlı su demek, altındaki kısımda ise “Denser salty water sinks” yazıyor. Bu da daha yoğun tuzlu su demek. Birbirine karışmayan iki deniz örneği. Kaynak: Lique, Camille. (2015). Ocean science: Arctic sea ice heated from below. Nature Geoscience. 10.1038/ngeo2357.

Okyanus altında tatlı ve tuzlu karışmayan denizler

Denizlerde tatlı su ve tuzlu suyun karışmaması olayı bununla da sınırlı değil. Bu yazıyı yazdıktan sonra daha büyük bir olay keşfedildi. O yüzden şu bilgiyi de ekliyorum. Atlantik okyanusunun altında dünyanın en büyük tatlı su havzası bulundu. 

Bilim insanları Atlantik Okyanusunun tuzlu sularının altında devasa boyutlarda bir tatlı su havzası bulunduğunu keşfetti. Ölçümlere göre bahsedilen yeraltı havzası 1,1 milyar olimpik havuz hacminde. Bu tatlı su denizi buzul çağının bitiminde oluşmuş ve tuzlu su altına hapsolmuştur. Birbirlerinden keskin sınırlarla ayrılmış olup birbirine karışmamaktadır.

Amerika Birleşik Devletleri’nin kuzeydoğu yakası kıyılarında yeterince derine gidildiğinde ortaya çıkan bu havzada tatlı su bulan araştırmacılar şaşkınlığa uğradı.

New Jersey’den Massachusettes eyaletine kadar olan boylamdaki okyanus tabanının altında yer alan iki bin 800 kübik kilometrelik havza dünyada bilinen en büyük tatlı su havzası unvanını almış oldu. Şimdi buna benzer başka tatlı su havzalarının olup olmadığı araştırılıyor. 

Kaynak: https://tr.euronews.com/2019/07/04/atlantik-okyanusunun-altinda-dunyanin-en-buyuk-tatli-su-havzasi-bulundu

Yine Baltık denizinde de Gdansk körfezinde tuzlu deniz içinde tatlı göller vardır. Aşağıda bunu anlatan bir bilimsel makaleden ekran görüntüsü verilmiştir.

birbirine karışmayan deniz baltık denizi
Kaynak: Hordoir, R., & Meier, H. M. (2010). Freshwater fluxes in the Baltic Sea: A model study. Journal of Geophysical Research: Oceans, 115(C8).

Karadeniz’de denizin içinde bağımsız akan nehir

Yine Karadeniz’de de 2010 yılında araştırmacılar tarafından büyük ve tuzlu bir denizaltı nehri keşfedilmiştir. Bu da termoklin ve haloklin bariyerin bir örneğidir. https://en.wikipedia.org/wiki/Black_Sea_undersea_river İçinde ağaçlar olan ve birde şelale bulunan, deniz içinde bir akıntıdır bu. Aşağıda 3-D radar görüntüsü verilmiştir. http://www.messagetoeagle.com/remarkable-rivers-with-trees-leaves-and-waterfalls-hidden-under-the-sea/

underwaterriver

Cenota Angelita doğada haloklin bariyere örnektir

Meksika’da orman içinde Cenota Angelita adı verilen bir yer altı mağarası nehrinin, üstte tatlı su içerdiği altta ise tuzlu su içeriğine sahip olduğu belirlenmiştir. Tatlı ve tuzlu suyun burada neden karışmadığı, kaşifi tarafından yine haloklin bariyer ile açıklanmıştır. http://rumorfriends.blogspot.com.tr/2011/12/cenote-angelita-river-under-sea-brief.html

cenote-angelita-300x189

Anatoly-Beloshchin-Underwater-River-copy

Anatoly-Beloshchin-Underwater-River-11-750x420

Resimde, yüzücünün altındaki ikinci tuzlu su birikintisi görünüyor ve bu su, üstündeki tatlı su ile karışmıyor. Bu resim, doğada bu tür durumların olabileceğini göstermesi açısından dikkat çekici olduğu için eklenmiştir.

Atlas okyanusu altında karışmayan göl

Birbirine karışmayan deniz olgusuna örnek olarak yine atlas okyanusu altında Brine Pool adlı bir göl vardır ki gölün suyu üstündeki okyanustan daha tuzludur ve keskin sınırlarla ayrılır. Yaşayan canlıları farklıdır. Canlılar bu sınırı geçerlerse toksik şoka girerler. Aşağıda BBC’nin kısa videosuna bakabilirsiniz. Bu örnek de birbirine karışmayan iki deniz gerçekliğini ortaya koyar.

 

Birbirine karışmayan iki deniz olayını gösteren bu haloklin bariyer gerçeği Okyanus bilimciler tarafından çok iyi bilinir. Örneğin Danimarka’da BALTIK DENİZİ VE KUZEY DENİZİNİN karşılaşma noktasında yoğunluk ve sıcaklık farkından dolayı büyük su kütleleri hemen birbirine karışmaz. Aralarında perde (haloklin bariyer) oluşan iki deniz görüntüsü verirler. Bu görüntüyü sürekli orada görebilirsiniz. Aynı görüntüyü Alaska körfezinde de görebilirsiniz. İşte birbirine karışmayan iki deniz gerçeğinin çok somut bir şekilde denizlerde göründüğü iki yer Baltık denizinde ve Alaska körfezinde bulunur.

Birbirine karışmayan iki deniz nerededir

Kaynak: Tıkla

Denizlerin yoğunluklarının farklı olması eriyen buzul sularıyla alakalı olduğu düşünülüyor. Birbirine karışmayan denizlerdeki bu haloklin bariyerin devam etmesi ise buzul sularının DEVAMINA bağlıdır. Yani sürekli bir buzul suyu karışması var ise o bölgeye gittiğinizde sürekli iki farklı renkte ve kimyada denizin BİR PERDE İLE birbirinden ayrıldığını görebilirsiniz. Eğer buzul suyu akıntısı durursa bu perde de bir müddet sonra ortadan kalkar. Yani denizlerde karşılaşan sulardan en az birinin DİNAMİK olması gerekiyor ki zaten ayet de bize iki denizin karşılaşmak üzere salınınca aralarında perde oluştuğunu söylemişti. Yani ayete göre de dinamik bir karşılaşma olması yani bir akış olması gerekiyor.

Okyanus altı dalgaları

Birbirine karışmayan deniz örnekleri haloklin ve termoklin bariyerler ile oluşur. Haloklin bariyere diğer bir örnek; OKYANUSLAR ALTINDAKİ DALGALAR bu haloklin bariyer sayesinde oluşur. Birbirine karışmayan sular birbiri içinde dalgalanır fakat en sonunda karışır. Sonradan olan bu karışma onların birbirleriyle karışmadan yaptıkları dans gerçeğini değiştirmez.

Ama denizler geç de olsa karışmak zorunda değil mi?

Denizlerde tuzluluk ve sıcaklık farklarından dolayı suların birbirleriyle karışmadığı alanlar olduğunu ve birbirine karışmayan denizler oluşturduğunu bu yazımızda gösterdik. Böyle farklı su kütleleri karşılaşırsa aralarında karışmayı engeleyen bir PERDE oluşuyor ki bilim buna HALOKLİN BARİYER adını veriyor dedik. Bu açık bir Kuran mucizesi olmasına rağmen ateistler bu mucizeyi sulandırmak için “suların Dünya’da karışmaması imkânsız, yavaş ta olsa karışırlar” diyerek mucizenin üstünü örtmeğe çalışıyorlar. Bu iddiayı da bilimsel görünüşlü ideolojik ateist bir site ilk defa ateistlere öğretti ve ateistlerde tutunacak başka dalları olmadığı için bu fikirlerini çürütseniz dahi bırakmak istemiyorlar ve açık bir mucizeyi tam tersine bilimsel çelişki imiş gibi gösterecek kadar pişkin bir durum sergiliyorlar.

Buradaki yanılgıları şundan kaynaklanıyor ki, bilim insanları suların karşılaştığı yerde oluşan HALOKLİN BARİYERİN sürekli uzayıp gittiğini ve Dünya’yı çevrelediğini böylece bu suların hiçbir yerden birbirine karışacak bir delik bulamadıklarını iddia etmiyor. Fakat ateistler bilimin haloklin bariyer olarak adlandırdığı bu müthiş bilimsel gerçeği sulandırmak için bilim insanlarının bile Kuran ile aynı ifadelerle belirttiği ifadeleri büküyorlar. Elbette ki haloklin bariyer sonsuz kadar uzamaz, haloklin bariyeri bir çizgi üzerinde takip ederseniz bir noktadan sonra zayıflar ve sonra kaybolur.

Böylece birbirine karışmayan deniz suları haloklin bariyerin kalktığı uzak noktalarda karışırlar. Fakat geri dönüp haloklin bariyerin olduğu yere geldiğinizde burada haloklin bariyerin devam ettiğini ve yıllarca belki yüzyıllarca o bölgede haloklin bariyer olduğunu ve kimyasal yapıları ve sıcaklıkları farklı suların BU NOKTALARDA karışmadıklarını görürsünüz. Bu olayı anlamak istemeyen ateist arkadaşlara bir defa daha tekrar ediyorum, haloklin bariyer olan noktalarda denizler birbirine karışmaz fakat kilometrelerce ileri noktalarda haloklin bariyer yoktur oralarda karışır. Haloklin bariyer olmayan yerlerde bu suların karışması HALOKLİN BARİYER gerçeğini değiştirmez.

Bu haloklin duvar sayesinde aynı noktada durarak sağınızdan farklı bir su, solunuzdan farklı bir su veya kutuplarda altınızdan tuzlu su üstünüzden tatlı su örneğini yerinizden hiç ayrılmadan alabilirsiniz. Birbirine karışmayan deniz gerçeği haloklin ve termoklin bariyerlerin mucize bir şekilde Kuran tarafından bilindiğini gösterir.

Non-teistlerin mantık oyunları bitmez

Birbirine karışmayan deniz gerçeğini mantık safsatasıyla inkar etmek için kurdukları mantık oyununu anlamanız için de bir örnek vereceğim. Mesela siz diyorsunuz ki Türk milletinin askerleri 20 yaşında gençlerden oluşur, ordu bu sayede hep genç kalır. Non-teist kişi ise mantık oyunu yapıyor ve diyor ki insanlar yaşlanmak zorundadır, o yüzden bu dediğiniz doğru değil. Bu mantık oyunu size de mantıklı geliyor. Öyle ya insanlar yaşlanmak zorundadır. Fakat gizledikleri nokta ise eski askerlerin gidip yeni 20 yaşında askerlerin sürekli orduya dahil olmasıdır.

Aynı şekilde birbirine karışmayan denizlerin eski suları farklı noktalara göç ederek er ya da geç birbirine karışır doğru ama yeni gelen sular arasında daima o bölgede bir perde bulunur ve bu yüzden denizlerin birbirinden ayrılma mucizesini her daim gözünüzle görebilirsiniz. Yani birinci örnekte genç kalan insanlar değil insanların oluşturduğu ordudur. İkinci örnekte de birbirine karışmayan sular değil suların oluşturduğu denizlerdir. Umarım anlaşılır olmuştur.

Antik çağ insanları da denizlerin karışmaması olayını biliyordu savunması

Yukarıdaki iddialarının çürüklüğü örnekle anlatılınca umarım anlaşılır olmuştur. İddialarına destek olarak bu birbirine karışmayan deniz olayının M.S. 50 yıllarında Romalı Gaius Plinius Secundus tarafından yazıldığını dolayısıyla Peygamberimizin bundan almış olabileceğini iddia ederler. Bu iddiaları için şunu söyleyeceğiz. Öncelikle Gaius’un sözlerine bakalım:

“Denize bir borudan akar gibi karışan tatlı suyun özellikleri daha da ilginç ve harikadır. Çünkü suda hayret edilecek özellikler vardır. Kendisi daha ağır olan deniz suyu, kendisinden daha hafif olan tatlı suyu üzerinde taşır. Dolayısıyla tatlı su, deniz suyundan hafif olduğu için deniz suyuna karışmaz ve denizin üzerinde yüzer”  (Gaius Plinius Secundus, Naturalis Historiae II, CVI 224)

Yazıda dikkat edeceğiniz gibi denize boru gibi akan suyun karışmadığını söylüyor, yani nehirlerin denize aktıkları noktayı kast ediyor ve karşıma olmadığını söylüyor. Bunu gözlemlemiş ve yazmış. Evet nehirlerde denize ilk karıştıkları noktada oluşan haloklin bariyerden dolayı bir tatlı su tabakası oluştururlar. Fakat ayette bahsedilen tatlı su ve tuzlu su denizidir. Yani nehir ve deniz karışması değildir. Alaska denizindeki gibi büyük denizlerin karışmaması olayını Gaius bile tahmin edemezdi, sadece nehir ve deniz suyunun yüzeyde karışmadığını görüp rapor etmişti. 

Kuran’ın birbirine karışmayan deniz olgusunu Gaius veya Aristo’dan almış olduğunun iddia edilmesi kitabetten çok anlamayan, kütüphaneleri olmayan, interneti olmayan bir toplum için iddia edilmesi çok saçma geliyor. Hele hiçbir yanlışlarını almayıp sadece doğruları aldığını iddia etmek de mantık safsatasının ikinci perdesini oluşturuyor. Bu eski filozofların bilimsel anlamda söylediklerinin bugün yüzde doksanının yanlış olduğu biliniyor. Ama Kuran’da hiçbir bilimsel çelişki yok. Çelişki olduğu iddia edilen ayetlerin çelişki değil bilimsel mucizeler barındırdığını www.bilimveyaratilisagaci.com adresimizde bilimsel delilleriyle iyice açıkladık. Neden Kuran eski bilginlerin veya toplumların yanlış bilgileriyle dolu değil, neden bir tane bile açıkça çelişki diyebilecekleri ayet yok ta ayetleri eğip bükerek yanlışlamaya çalışıyorlar? Cevabını herkesin vicdanına bırakıyorum.

Birbirine karışmayan iki deniz gerçeği haloklin ve termoklin bariyerlerin mucize bir şekilde Kuran tarafından bilindiğini gösterir. 

Ayrıca 112# BİLİM OKYANUSLAR ALTINDA DALGALAR OLUYOR DİYOR. PEKİ KURAN NE DİYOR? yazımızı okumanızı da tavsiye ederiz.

Arapça bahr kelimesini online kontrol için tıkla

Göl kelimesini kontrol için tıkla

S.S.S.

Birbirine karışmayan deniz (ler) nerededir?

Dünyanın birçok yerinde bu tür denizler görmek mümkündür. Fakat en bilindikleri Baltık körfezinde ve Alaska körfezindedir.

Birbirine karışmayan denizler sadece yüzeyde mi olur?

hayır denizlerin altında da suların birbirine karışmaması olayı vardır. Örneğin sıcak ve soğuk su akıntıları, deniz altı gölleri, deniz altı dalgaları gibi…

Denizlerin birbirine karışmaması bilimsel bir gerçeklik midir?

Evet bilim buna haloklin bariyer ve termoklin bariyer diyor. Kısaca yüzey gerilimi de denebilir.

 

Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Loading spinner

Kurtuluş Berzan

Yazar 1979 doğumludur. Palandöken dağının eteklerinde yaşamaktadır. 20 yıldır dini ve bilimsel kitaplar okumaktadır. 2018 yılının başından beri öğrendiklerini, çözümlemelerini ve yeni araştırmalarını bu sitede yayınlamaktadır. Doktora derecesine sahiptir. Yazılarımızdan alıntı yapma kuralları için tıklayınız.

6 Yorum

  1. Doğru donelerle sonuca ilerleyen yazılarınız inandırıcılık açısından oldukça başarılı.. Emeğinize sağlık

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

  2. bu konu hakkında yazılmış en net yazılardan biri. ben de yazmayı düşünüyordum. ateist veya deist sitelerde bahsi geçen suların karışması olayı sadece denizler yavaş da olsa karışır şeklinde bir varsayımdan ibaretti. ancak suların karışmaması tamamen yoğunluk farkından kaynaklanır. sıcak veya soğuk sular karışmadığı gibi tuzlu ve tuzsuz-az tuzlu sularda karışmaz. konuyla ilgili deney için

    [youtube=https://www.youtube.com/watch?v=gx3yNjd7jE0&w=640&h=360]

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

  3. Hocam bu konuya itiraz olarak renk kırılmasından dolayı iki denizin farklı göründüklerini söyleyenler var. Bu renk kırılması olayı nedir neden bu olayı itiraz olarak kullanmaya çalışıyorlar?

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

    1. O farklı bir konu, haloklin bariyer ile alakalı değil. Karışmayan denizler ile alakası yok. Saçmalamışlar.

       

      Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

      Loading spinner

  4. Merhaba, öncelikle emeğinize sağlık. Yaklaşık 1 haftadır bu konuyu araştırıyorum, şu ana kadar okuduğum en kapsamlı yazı diyebilirim. Bu bağlamda sitenizle tanıştım, çok mutlu oldum, sizin gibi araştıranların Rabbim sayısını arttırsın inşallah. Allah razı olsun. Tüm arkadaşlarıma da sitenizi önerdim.

    Ayette geçen ” tatlı ve tuzlu deniz” ifadesi sanki akıntıdan çok iki büyük kütleyi anlatıyor. Zira akıntı ile deniz aynı şey değil. İkinci bir nokta, haloklin bariyer yatay bir bariyer, ancak ” her ikisinden inci ve mercan çıkar” ifadesi bu denizlerin her ikisinin de diplerine kadar, yani dikey düzlemde birleştiklerini gösteriyor. Bu durumda suyu tatlı ve içilebilir olan bir denizle tuzlu ve içilemeyen ve her ikisinden de inci ve mercan çıkarılan iki deniz olmalı. Ve bu iki deniz arasında ” aşılamayan” bir bariyer olmalı. Kimileri bu bariyerin kara parçaları olabileceğini söylemiş ancak ayet mucizevi ve sıradışı bir olaydan bahsediyor. Kara parçası ile ayrılan iki denizin karışmaması olağan olduğu için bu ihtimal de düşük.

    Ben bu iki denizin henüz bulunamamış olabileceğini düşünüyorum. Zira şu ana kadar tatlı suda yetişen bir mercan bulunamamış ancak bu olmadığı veya ileriki bir zamanda bulunmayacağı anlamına gelmiyor, Allah u alem…

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

    1. Merhaba, yazıda suların yoğunluk farkından dolayı karışmayabileceğini göstermek için önce deniz akıntıları ile ve altlı üstlü sular ile örneklendirme yaparak başladık. Sonra asıl büyük örneklerine yani, Alaska körfezi ve baltık denizi örneklerine geldik. İnci ve mercan konusu ise farklı bir konu. Tatlı sulardan bahseden ayetler ile inci ve mercandan bahseden ayetler farklı. Bu biraz karıştırılıyor ve detayını şu yazıda açıkladık: https://www.bilimveyaratilisagaci.com/2020/10/tatli-suda-mercan-yetisir-mi/

       

      Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

      Loading spinner

Başa dön tuşu