Genel

180# İnsanın tekrar dirilişi nasıl olacak?

İnsanın tekrar dirilişi, topraktan yeniden çıkışı konusunu Kuran’dan elde ettiğimiz ipuçlarını günümüz biliminin ulaştığı sonuçlarla birleştirdiğimiz zaman daha iyi anlayabiliriz. Kuran’da insanların dirilişi ile ilgili en önemli benzetme insanların çekirgeler gibi dirilecekleridir.

Kamer 7: “Kabirlerden, gözleri dehşete düşmüş olarak çıkarlar. Sanki onlar, etrafa yayılan çekirgeler gibidir.”

İnsanın tekrar dirilişi çekirgelerin topraktan çıkışına benzer. Çekirgeler yumurtalarını arkalarındaki hortumları vasıtası ile 10 cm derine gömerler ve bu yumurtalar uygun koşullar oluşana kadar toprak altında aylarca dirilmeyi beklerler. Bu yumurtalar yapışkan bir kapsül içinde bırakılır.[1]

İnsanın tekrar dirilişi

Bu kapsül sayesinde yumurtalar toprakla temas etmez ve her türlü dış etkenden korunmuş olarak gelişimlerini sürdürürler. Zaten eğer insan da toprağın altında yeniden oluşacaksa onu da toprağın zararlı etkilerinden koruyacak böyle bir kapsüle ihtiyacı olması lazım. Bu açıdan çekirgelerin dirilişine benzetilmesi muhteşem. İkinci olarak çekirgeler doğadan aynı anda aynı sinyalleri alıp gelişmeye başlar ve gelişimlerini aynı anda tamamlayıp hep birlikte toprak altından çıkarlar.

Peki insan tekrardan nasıl inşa edilip dirilecek?

Yeniden dirilme nasıl olacak – DAVRANIŞSAL EPİGENETİK” yazımda açıkladığım gibi insanların yaşadığı olaylar, DNA’sına Epigenetik mekanizmalar ile kodlanmakta ve DNA’mız adeta hayatımızın bir amel defterini tutmaktadır. Hayatımız boyunca yaptıklarımız, ellerimizi ayaklarımızı oluşturan hücrelerdeki DNA’mıza sürekli yazılmaktadır. Kıyamet günü dillerimizin değil ellerimiz ve ayaklarımızın şahitlik etmesi de (Yasin 65) bu gerçeğe uyuyor. Bu Epigenetik kayıtlar sayesinde tek bir hücremiz, tekrar kendimiz olarak dirilmemiz için yeterli. Peki zaman içinde bütün hücrelerimiz çürüyorsa nerede o korunmuş hücre?

Bilgimizdeki bu boşluğu bir Peygamber öğretisi ile doldurabiliriz: “Sonra Allah gökten bir (hayat) suyu indirir ve bu sayede ölüler, bitkinin yerden bitişi gibi (kabirlerinden) çıkarlar. İnsan cesedi bütünüyle çürüyüp yok olur, ancak Acbü’z-Zeneb müstesna, insanlar bundan yaratılır”[2]. Acb-üz zeneb kuyruk sokumu manasına gelir ama kemik demek değildir, çünkü yine peygamberimiz onu hardal tanesine teşbih ederek insanların bildiği en küçük şey üzerinden bir misal verir[3]. İslam ansiklopedisinde şöyle deniyor: “Öldükten sonraki dirilişin tasvir edildiği hadislerde yer alan acbü’z-zeneb, bazan sadece tekrar dirilişin esasını teşkil eden madde anlamında geçer.”[4] Zemahşeri ve Kurtubi gibi alimler ise bunun Acm-Üz Zeneb olduğunu yani küçük bir nokta olduğunu söylemişlerdir.[4] Bu tariflere göre Acb-üz Zeneb bir hücre olması gerekiyor.

Acb-Üz Zeneb

Yine Reşid Rıza’ya göre “Hani rabbin insanların sırtlarından zürriyetlerini çıkarıp onları kendilerine şahit tutmuştu (el-A‘râf 7/172) âyetindeki “çıkarılan zürriyetler”in, “gözle görülemeyecek zerreler” olması gerektiğini bildirir ki zaten zürriyet demek genetik materyali taşıyan zerre demektir ve İslam ansiklopedisi ayetteki bu zerrenin Acb-Üz Zeneb ile örtüştüğünü bildirir. Yani insanlar öldükten sonra sırtlarındaki bir hücresi Allah’ın yaratışına bir delil ve şahid olacak demektir. Bunu hayal ederseniz insanlığın kıyameti koptuktan sonra uzun bir zaman geçmiş olacak ve insanların birer hücreleri hariç hiçbir şeyi kalmayacak ve Dünya’nın değişik yerlerinde o birer hücre yani zürriyet dağılmış bulunacak. Zamanı gelince insanların sırtlarından çıkarılan ve dağılmış bulunan bu zürriyetler Yaratılışın programı yani şahidi olacaklar ve yeniden yaratılış başlayacak.

Bu hücre, diğer hücrelerden farklı olan çok korunaklı bir hücre olması lazım. Öyle ki onu ne ateş, ne don, ne basınç yok edememeli ki herkeste bulunan bu tek hücreden insanlar toprak altında yeniden oluşsun ve kalksın. Henüz böyle bir hücre keşfedilmedi. Çünkü hiç aranmadı. Bulmakta kolay değil, çünkü vücudumuzda 100 trilyon hücre var. İnsan bedeni yakıldıktan sonra da bulmak şu an için mümkün değil. Çünkü bozulmayan bir hücreyi PCR gibi cihazlar tespit edemezler.

İster taşlaşın veya demirleşin

Şu ayete bakalım:

İsra 51: “De ki: “İster taş veya demir ya da kalbinizde büyüttüğünüz başka bir yaratık olun, yine de dirileceksiniz.” “Bizi tekrar kim diriltir?” derler; de ki: “Sizi ilk defa yaratan…”

Ayette insanın taşlaşması veya demirleşmesi durumunda bile tekrar yaratılacağı söyleniyor. İnsan bedeninin kemiklerine kadar çürüyüp toprak olduğu ve hatta rüzgârla, selle farklı yerlere taşındığı eski zamandan beri bilindiğine göre buradaki “SİZ” kelimesi tüm bedeni değil bir parçamızı kast ediyor olmalı ki hadiste buna Acb-üz zeneb denmiş.

Yine Hz. Peygamber gökten inen bir suyla insanların dirilişinin başlayacağını söylemiştir ki İsrafil’in sinyallerinden (borusundan) gelen mesajla yağacak değişik bir yağmur olmalı ve yağan bu madde acb-üz zeneb’i harekete geçirip kapsülleşmesini sağlamalıdır. Şu ayet te bu hadisi destekliyor:

Zuhruf 11: “O, belli bir miktar ile gökten su indirdi de, onunla ölü bir memleketi dirilttik (ve her yanına yeniden hayat) yaydık; siz de böyle (kabirlerinizden diriltilip) çıkarılacaksınız.”

İnsanın tekrar dirilişi ve Acb-Üz Zeneb

Şimdi buraya kadar topladığımız ipuçlarını, çekirgeleri toprak altında muhafaza eden kapsüller ile birleştirelim. O halde Acb-Üz Zeneb öyle bir hücre ki demir içinde veya taş içinde veya ayette bildirdiği gibi gözünüzde büyüttüğünüz daha sert bir şey içinde, örneğin elmas içinde de olsa bulunduğu ortamda insanın dirilmesi için programlandığı gibi kapsül şeklini alacak ve insanı içinde yeniden oluşturup yeryüzüne ulaştıracak. Kapsülün uç kısmı ise yeryüzüne uzanıp açılması gerekiyor ve insanlar anadan üryan şekilde tıpkı çekirgeler gibi aynı zamanda kapsüllerinden dışarı çıkmalılar.

Yazıda ayrıca insanların dillerinin susup ellerinin ve ayaklarının konuşmasının DNA’ya yazılan epigenetik işaretler olduğunu ve bu epigenetik işaretlerin hayatımız boyunca herşeyimizi bir amel defteri gibi kaydettiği belirtildi. İnsanların sırtlarından zürriyetin çıkarılmasının ne olduğu ve ister demir içinde ister taş içinde bulunsak ta dirilmenin nasıl olacağı açıklandı.

Bu tabi ki her ne kadar bizim misliyle yani aynen Dünya’da ki vücudumuzun benzeriyle iade edileceğimiz anlamına gelse de farklı bir yaratılış mekanizmasıyla yaratılacağımız anlamına geliyor. İlk yaratılışımız annelerimizin karnındaki rahim (uterus) denilen kapsülde olmuştu. İkinci yaratılış Acb-Üz Zeneb hücresinden oluşan bir kapsülde oluşacak ki bu kapsülün gelişimi taş içinde de demir içinde de olsa engellenemeyecek. Biyolojik bedenimiz Dünya’nın fiziki kanunlarına göre toprak altında da en iyi böyle bir kapsülle inşa edilebilir ve bu yaratılış ilk yaratılıştan belli ki farklı olacak. İlk müslümanların aklına gelmeyecek bir kapsülle yaratılış olayı veya bizim  bile aklımıza gelmeyecek çok daha karmaşık bir yaratılış sistemi bizi bekliyor olacak. İnsanın tekrar dirilişi bu gerçekler üzerinde yükselecek. Şu ayet te bu gerçeği açıklıyor.

Vakıa 60-61: “Sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilemeyeceğiniz bir şekilde yeniden yaratmak üzere aranızda ölümü biz takdir ettik. (Bu konuda) bizim önümüze geçilmez.”

İnsanın tekrar dirilişini inkar edenlerin şaşkınlıkları

Bu yeniden dirilişi inkar edenler ise büyük bir hüsrana uğrayacaklar.

Rum 56: “Kendilerine ilim ve iman verilmiş olanlar ise şöyle diyecekler: “Siz dünyada ve kabirde Allah’ın kitabında belirlenen yeniden diriliş gününe kadar kaldınız. İşte bugün, size haber verilen o diriliş günüdür. Fakat siz bunu bir türlü anlamaya yanaşmıyordunuz.”

İnsanın tekrar dirilişi konulu yazımızı burada bitiriyorum, burada yazdıklarımın en doğrusunu en iyi Allah bilir, ikinci defa okumanız halinde daha iyi anlayacaksınız. Ayrıca 175# Yeniden dirilme nasıl olacak – DAVRANIŞSAL EPİGENETİK yazımızı okumanızı da tavsiye ederiz.

Kaynaklar 

  1. Jan Edwards (2015), Locusts – egg laying and egg beds, Published by the NSW Department of Primary Industries. PUB15/162.
  2. Sahih-i Buhârî- İst: 1401 K Tefsirû Sûre, 39/3, 78/1; Ayrıca Sahih-i Müslim- K. Fiten: 141-143; Sünen-İ Nesâi- K. Cenâiz, 117; Sünen-i İbn Mâce- K. Zühd, 32; İmam-ı Mâlik- El Muvatta- K. Cenâiz, 49.
  3. İmam Ahmed b. Hanbel- El Müsned- İst: 1401 C: 3 Sh: 28.
  4. https://islamansiklopedisi.org.tr/acbuz-zeneb.

İnsanın tekrar dirilişi muazzam bir gerçekliktir.

 

 

Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Loading spinner

Kurtuluş Berzan

Yazar 1979 doğumludur. Palandöken dağının eteklerinde yaşamaktadır. 20 yıldır dini ve bilimsel kitaplar okumaktadır. 2018 yılının başından beri öğrendiklerini, çözümlemelerini ve yeni araştırmalarını bu sitede yayınlamaktadır. Doktora derecesine sahiptir. Yazılarımızdan alıntı yapma kuralları için tıklayınız.

8 Yorum

  1. Çok güzel açıklamışsınız, Allah razı olsun. Diğer yazılarınızı da çok beğeniyorum, keyifle okuyorum.
    Ama şunu düşünmeden de edemiyorum: Şimdi bizler orjinalliği itibariyle bir hücreden mi ibaretiz? Şu Allah’a itaat eden, Allah’ı inkâr eden, korkan, üzülen, sevinen, Allah’tan razı olan ve Allah’ın da ondan razı olduğu. 🤔😏

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

    1. İnsan maddi olarak küçük ve çürüyen bir varlık ama psikolojisi, düşünceleri, benliği, ruhu ile kocaman bir varlık.

       

      Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

      Loading spinner

    2. Bir hücreden ibaret değiliz. Tüm bilgilerimizin bir hücredeki DNA içine kaydedilebileceği anlamına geliyor. Yani kütüphaneler dolusu kitabın küçük bir hard disk içine kaydedilmesi gibi. Allah’ın kudreti tüm bilgilerimizi her hücrenin içinde yazılı bulunan DNA’ya nasıl aktardığını gösteriyor. İşte bu hücrelerden biri ölümden sonra çürümeyecek ve bu hücredeki bilgilerden yeniden inşa olacağız.

       

      Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

      Loading spinner

  2. Hocam peki cesetleri yakılıp kül edilenler ne olacak? Bir fikriniz var mı?

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

  3. İnsanların kabirden çıkışının çekirgelere benzetilmesi muhteşem olmasının ötesinde Kur’an-ı Kerim’in başka bir mucizesi değil mi hocam ? Peygamberimiz döneminde çekirgelerin bu kapsülden toprak üstüne çıkışı gözlemlenebilir bir şey miydi ?

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

    1. Evet muhteşem ama çekirgelerin bu hayat tarzları biliniyor muydu emin değilim.

       

      Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

      Loading spinner

      1. Valla hocam ben şu ana kadar böyle bir şey gözlemedim. O dönemde de bunu gözleyen var mıdır Allah bilir 🙂

         

        Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

        Loading spinner

Başa dön tuşu