Forumdaki son iletiler
Son 15 cevap
Son 10 konu
[box type= align="alignleft" class="" width=""]
İyi bir B-Y forumu yazarı nasıl olunur:
- Öncelikle açacağınız konuya ne çok uzun ne de çok kısa ve konuyu çok iyi açıklayan bir başlık atmalısınız. Başlığı okuyan konuyu anlamalı. Daha sonra mesajınızı uzun olarak, ayrıntılandırarak yazmalısınız. Mesajı ayrıntılandırmaktan kaçınmayın, ne dediğimi herkes anladı diye düşünmeyin. Çünkü yazar öyle sansa bile, okuyucu çoğu zaman kısa yazılardan ne denmek istendiğini anlayamıyor.
- Konu açarken konu başlığını çok kısa veya uzun girmemelisiniz ve konuyla alakalı bir başlık olmalı. "Yardım edin", "Bir sorum var" gibi konunun içeriğini anlatmayan başlıklar olmamalı. Veya soruyu uzunca başlık kısmına yazmamalısınız. Başlık atarken kendinizin bu konuyu Google'da nasıl aratacaksanız o şekilde bir başlık atmanız uygun olur. Örneğin karışmayan denizleri Google'da aratan kişi "Birbirine karışmayan denizler" olarak aratır.
- Ayrıca telefondan yazsanız dahi noktalama işaretlerini kullanarak yazın ki yazdıklarınız anlaşılır ve kaliteli olsun ve cevap gecikmesin.
- Her konuyu ilgili forumda açınız. Örneğin dini soru soracaksanız "Bir sohbet aç" forumunda açmayınız.
- Her konu için ayrı konu başlığı açalım. Bir konu başlığı altında daldan dala konmayalım. Bir konuyu tartışırken aklımıza yeni bir konu gelirse, yeni bir konu olarak açalım.
- Kanunlara aykırı olarak yapılan yorumları haber vermek için yorumun altındaki rapor butonuna tıklayınız. Detaylar Kullanım koşullarında.
Üye olamıyorum: Üyelik adınızı İngilizce karakterlerle ve boşluk olmadan oluşturunuz. Sonra e-posta adresine gelen doğrulama linkini tıklayınız. E-posta gelmediyse spam veya gereksiz kutusuna bakınız.
[/box]
Bir adam var ateist bir toplumda büyümüş. İçine bu dünyanın gelişmiş varlıklar tarafından oluşturulmuş ve insanların beyinlerinden bağlandığı bir rüya veya bilgisayar programı ortamı olabileceği şüphesi gelmiş. Araştırdığında bilim adamlarının da ne bu şüpheyi ne de dünyanın maddi gerçek olduğunu ispatlayamadıklarını görmüş. Arada kalmış. Bu adam doğası gereği bir şeye inanmak istiyor islama bakıyor. Ama içindeki şüpheden dolayı Hz. Muhammed'e inenin Allah'tan mı yoksa simülasyonu/rüyayı oluşturan varlıkların üretimi mi olduğundan da emin olamıyor. Önce dünyanın maddi gerçek olduğunun ispatı gerekiyor. İslama inansa Allah'ın dünyayı hak ile yarattığına da inanacak sorun çözülecek. Ama dünyanın maddi gerçek olduğu ispatlanmadan bu adam islama nasıl inanabilir? Kuran'da bunun ispatını bulamadım. Allah'a inanmada bir engel olmaması lazım. Bu hikaye inanan insana da şüphe veriyor. Ya simülasyondaysak/rüyadaysak aksini de ispatlayamıyoruz dünyanın hakikatinden emin olmadan iman etmem mantığa uymuyor diye. Bu sorunu nasıl aşarız?
Ama içindeki şüpheden dolayı Hz. Muhammed'e inenin Allah'tan mı yoksa simülasyonu/rüyayı oluşturan varlıkların üretimi mi olduğundan da emin olamıyor.
Hz Muhammed'e böyle mucize bir Kuran'ı indiren her kimse o Tanrı'dır diye düşünsün o halde. Yani uzaylılar bile olsa Tanrısal bir gücü varsa o Tanrı'dır diye düşünsün.
Simülasyonda yaşadığımız da doğrudur. Bu dünya ahiret alemlerine göre bir simülasyondur, bir gölgedir. Fakat sınırlı bir varlığın ne insanı yaratmaya gücü yeter ne de Kuran'ı indirmeye. Şu yazılar bunu açıklıyor:
https://www.bilimveyaratilisagaci.com/2019/12/uzaylilar-insan-yaratabilir-mi/
https://www.bilimveyaratilisagaci.com/2021/05/simulasyon-teorisi-ve-islam/
https://www.bilimveyaratilisagaci.com/2021/03/kuran-nasil-korundu-kuranda-tek-ve-cift-mucizesi/
Size yardımcı olan insanlara bir teşekkürle de olsa
karşılık vermeniz iyiliğe karşı bir nezaket kuralıdır.
Forumda sizlere yardımcı olan arkadaşlarımıza
teşekkür edin ki iyilik devamlı olsun.
Gerçek bedeninin dış dünyada, zihninin simülasyonda olduğunu düşünüyor. Dış dünya ile ilgili bilgisi yok. Simülasyonu oluşturanların insanları oyalamak/deney yapmak için dini Kuran'ı üretip gönderdiğinden şüphe ediyor. Her şey sahte şüphesi var. Kuran'da bu dünya ile ilgili bilgiler deliller mucizeler var. Kuran'da bu dünyanın gerçek olduğuna ispat bulamıyor. Yani bu simülasyonu Allah değil de başka varlıklar oluşturduysa şüphesi içinde. Kuran'ı da gerçekten Allah mı yoksa o varlıklar uydurup mu gönderdi diye şüphe içinde. Ya herşey yalansa şüphesi içinde Kuran'ın Allah'tan geldiğine emin olup nasıl iman edecek?
Gerçek bedeninin dış dünyada, zihninin simülasyonda olduğunu düşünüyor. Dış dünya ile ilgili bilgisi yok.
Allah'a inanmıyor ama buna inanıyor öyle mi? 
Her şey sahte şüphesi var.
Matrix'in dışına mı çıkmaya çalışıyor yani? 
Kuran'da bu dünyanın gerçek olduğuna ispat bulamıyor. Yani bu simülasyonu Allah değil de başka varlıklar oluşturduysa şüphesi içinde.
Öyle bir Dünya'da yaşıyor olsaydık, bizi makineye bağlayan uzaylılar Matrix filmini çekip böyle gençleri uyandırmamıza izin vermezlerdi emin ol.
Onun ki biraz psikolojik bir hal almış. Çünkü somut bir kanıta dayanmayan Hollywood'dan öğrenilmiş doğruluğu veya doğru olmadığı bilinmeyen, trilyonlarca ihtimalden sadece bir ihtimal.
Mesela ben desem ki evrenin sonunda bütün evreni yavaş yavaş yutan gerçek bir canavar olduğundan şüpheleniyorum. Hatta başka bir evrende yaşayan bir dedenin bastonun ucundaki bir toz zerresinin bizim evrenimiz olduğundan şüpheleniyorum. 
Peki beni bunun olmadığına nasıl ikna edeceksiniz?
Bir delile dayanmayan şüpheler boş şüphelerdir. İnsan katrilyonlarca böyle boş şüpheler üretebilir.
Size yardımcı olan insanlara bir teşekkürle de olsa
karşılık vermeniz iyiliğe karşı bir nezaket kuralıdır.
Forumda sizlere yardımcı olan arkadaşlarımıza
teşekkür edin ki iyilik devamlı olsun.
Mesela ben desem ki evrenin sonunda bütün evreni yavaş yavaş yutan gerçek bir canavar olduğundan şüpheleniyorum. Hatta başka bir evrende yaşayan bir dedenin bastonun ucundaki bir toz zerresinin bizim evrenimiz olduğundan şüpheleniyorum
Siz bunları yazınca aklıma ateistlerin spagetti canavarı safsatası geldi hocam. 
Yeri gelince Tanrı ile alay edip onu garajındaki ejdere veya spagetti canavarına benzeten insanlar işine gelmeyince de uzaylılar mı bizi var etti acaba (hâşâ) diye uçuk fikir egzersizleri ile alçalabiliyorlar.
Evet o spagetti canavarı ve garajındaki ejder her ne ise Tanrı işte O (!)
Tabi Allahu Teala her şeyden münezzehtir. Onu türlü safsatalardan tenzih ederiz.
Tamam simülasyon şüphesinin ispatı yok. Dejavu olayını delil gösterebiliyorlar. Allah'ın varlığının da delilleri var ispatı yok. İspatı olsa herkes inanırdı. İkisi de inanç meselesi oluyor. Simülasyona inanmakla Allah'a inanmanın bi farkı olmalı. Ben simülasyona mı inanayım Allah'a mı bunun kararını nasıl vereceğim? "İspatı yoksa inanma" mantığı ispatı olmayan Allah'ın varlığına da inanmamaya götürmez mi?
@parbeo Parbeo sana bir soru sorayım. Büyük büyük büyük büyük büyük büyük büyük büyük büyük büyük büyük büyük babaanneni gördün mü hiç?
@parbeo O'nun varlığına dair bir delilin, kaydın kuydun var mı peki?
@kemal ben varım babam var dedem var. Bizler doğduğumuza göre geriye gidersek büyüüüük babaannem de var olmuştur.
@kemal ben varım babam var dedem var. Bizler doğduğumuza göre geriye gidersek büyüüüük babaannem de var olmuştur.
Evet ! Senin burada olman için onun var olması gerekir değil mi? Ancak onu hiç görmedin, varlığına dair bir delil yok, dna testi yok, bedeninden bir parça yok, onu gördüğünü söyleyen tanıkların bile yok, kısaca yok oğlu yok. Fakat onun varlığından şüphe etmiyorsun. Çünkü aklı selim bir insan böyle neden sonuç ilişkisi kurar ve çıkarım yapar, böyle delillendirerek bir şeyin varlığını kavrar. Peki aynı neden sonuç ilişkisini neden kâinat için kurmuyoruz? Şöyle diyebilirsin: Peki Tanrı'nın sebebi ne ? Bu soruyu sorduğun zaman şöyle bir neden sonuç ve silsile takip etmen gerek: o onu nedeni, o onun nedeni, öteki diğerinin nedeni... derken bu zamana hiç gelmememiz lazımdı. Geriye doğru bitmeyen sebepler zinciri şu anki varlığımızı iptal ederdi. Öyleyse bir ihtimal kalıyor. Hiçbir sebebe bağlı olmayan bir SEBEP lazım. Bunu kabul etmediğimiz takdirde kâinatın kendisine var edicilik vasfını vermemiz gerekir ki bu da çok saçmadır. Çünkü biz bugün kâinatın sonradan var olduğunu biliyoruz. Yok iken var olduğunu biliyoruz. Kâinat yok iken kendini var etti ise hem yaratıcı hem de yaratılan olması gerekir ki bu da absürttür. Öyle ise tek bir ihtimal kalıyor. Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, varlığı kendinden olan bir VARLIK lazım ki bizler meydana gelmiş olsun.
@kemal zaten benim asıl sorunum kainattan şüphe etmek. Günümüzde hayata gitgide daha çok benzeyen bilgisayar oyunları yapılıyor. Yakın gelecekte oyun mu gerçek mi ayırt edemeyeceğiz. Son zamanlarda popüler olan Metaverse projesinin hedefi de bu. İnsana ya içinde olduğumuz dünya da bir bilgisayar oyunuysa bizi sinir sistemimizden bağlayan bilmediğimiz varlıklar varsa şüphesi gelince bu dünyanın içindeki herşey (kainat, Kuran vs.) oyunun içinde oluyor. Herşey yalan oluyor. Kainata bakıp Allah'a ulaşamıyor insan. Kainat yanılsama mı diye şüphe ediyor. Kuran'ı Allah'ın gönderdiğinden de şüphe ediyor. Bu dünyanın simülasyon değil gerçek olduğunu ispatlamadan bu dünyadaki hiçbir şeye itimat edemeyiz. Bu problemin çözümünü Allah mutlaka vermiş olmalı bunu arıyorum. Yoksa bu şüpheye düşenler Allah'a imandan mahrum kalırdı.
@parbeo Simülasyon ve İslam yazımızı okudunuz mu?
Size yardımcı olan insanlara bir teşekkürle de olsa
karşılık vermeniz iyiliğe karşı bir nezaket kuralıdır.
Forumda sizlere yardımcı olan arkadaşlarımıza
teşekkür edin ki iyilik devamlı olsun.
@kemal zaten benim asıl sorunum kainattan şüphe etmek. Günümüzde hayata gitgide daha çok benzeyen bilgisayar oyunları yapılıyor. Yakın gelecekte oyun mu gerçek mi ayırt edemeyeceğiz. Son zamanlarda popüler olan Metaverse projesinin hedefi de bu. İnsana ya içinde olduğumuz dünya da bir bilgisayar oyunuysa bizi sinir sistemimizden bağlayan bilmediğimiz varlıklar varsa şüphesi gelince bu dünyanın içindeki herşey (kainat, Kuran vs.) oyunun içinde oluyor. Herşey yalan oluyor. Kainata bakıp Allah'a ulaşamıyor insan. Kainat yanılsama mı diye şüphe ediyor. Kuran'ı Allah'ın gönderdiğinden de şüphe ediyor. Bu dünyanın simülasyon değil gerçek olduğunu ispatlamadan bu dünyadaki hiçbir şeye itimat edemeyiz. Bu problemin çözümünü Allah mutlaka vermiş olmalı bunu arıyorum. Yoksa bu şüpheye düşenler Allah'a imandan mahrum kalırdı.
Her şeyden şüphe etsen bile zihninden şüphe edemezsin öyle değil mi? En azından kendi varlığımızdan eminiz. Bundan emin olduktan sonra gerisinin simülasyon olup olmaması ne fark eder. Üstelik insan yapımı simülasyonlarla kâinatı eşitleyerek kategori hatası yapıyorsun. Simülasyon ve bilgisayar teknolojileri gerçekliği ve kader gibi meseleleri anlamamızda güzel bir araç fakat teşbih teşbihtir. Teşbihle gerçeği karıştırmamalıyız.
Bu kâinatın simülasyon olma ihtimali benim imanımı artıran bir şey mesela. Simülasyon varsa mutlaka bu simülasyonu kodlayan bir programcı olmalı diye düşünürüm. Bu aşamadan sonra benden ne istediğini anlamaya çalışırım. Eğer beni var etti ise mutlaka bir sebebi vardır derim. Bana kötülük yapmak istiyorsa beni var ederek ve bunca nimet vererek neden iyilik yapmış olsun ? Öyle ya hiç var etmeyebilirdi de. Ancak var etmiş. Hem de kusursuz bir şekilde. Yokluktan varlık sahasına çıkarmak en büyük iyilik değil midir zaten? Peki bu iyiliği yapana kötü diyebilir misin? Gönderdiği elçilerinj neden göndermiş o zaman?. Bizi başıboş bırakabilirdi ama elçilerini göndermiş? Bu da başka bir iyilik değil midir? Başıboş bırakma (yani senin deyişinle dalga geçme ihtimali) varken neden böyle davranmış? Ardı ardına bunca iyilik boşuna olamaz.
Elçilik iddia eden şahısların elçiliğinden emin olamıyorsan da getirdiği mesajlara bakarsın. Getirdiği mesajlar şahısların ve mesajın doğruluğuna delalet ediyor mu ona bakarsın. Aksi takdirde hayal gücünle her şeyi ihtimal dahilinde görürsün. Hayal gücünün ucu açık. Sınırsız ihtimal öne sürebilirsin.
@kurtulusberzan yazınızı okudum. Zaten Allah'ın yarattığı simülasyonda olabiliriz demişsiniz. Simülasyonu başka varlıkların üretme ihtimalini nasıl çürütürüz?
