Kadın

108# Nisa 34 kadının dövülmesi neredeyse mümkün değil?

Kuran’da kadın dövmek var mı, Nisa 34 ‘de geçen darabe fiili dövmek midir diye soruyorlar. Bu soruyu evet ya da hayır diye cevaplarsanız ayrıntılardaki birçok ince fikri kaçırabilirsiniz. Kuran kadınlarla anlaşmazlıkta hemen kalk kadını döv mü diyor? Yoksa diyalog kurmayı anlamayı, konuşmayı mı tavsiye ediyor? Ve daha birçok detayı bu yazıda ele alalım.

Nisa 34: “Bir kısmınızın, bir kısmınızdan yaratılışı itibariyle farklı özelliklere sahip kılınması ve kendi mallarından harcadıklar için erkekler, kadınların işlerini görürler. Saliha kadınlar, bağlılık gösteren ve Allah’ın korumasını istediğini, kocalarının bulunmadığı zamanlarda da koruyanlardır. Nüşuzundan korktuğunuz (şüphelendiğiniz) kadınlara (önce) öğüt verin, (sonra onları) yataklarda yalnız bırakın, yine dinlemezlerse vurun. Eğer size uyarlarsa onların aleyhine bir yol aramayın. Kuşkusuz Allah, Çok Yüce’dir ve Çok Büyük’tür.”

Nisa 34 ‘deki Darabe kelimesinin yeni yorumu

Öncelikle ayette geçen darabe kelimesinin ilk anlamı darbe ve vurmak demektir. Bazı görüşlere göre burada yola topuk vur, yani evden çık git anlamında kullanılmış olabilir. Fakat burada yola çıkmak ifadesini anlatmak için bu kadar yanlış anlaşılacak bir kelimenin kullanılacağına ihtimal vermiyorum. Düşünsenize Allah herşeyi en iyi bilen olduğu halde asıl anlamı ” yola çık ” veya evden uzaklaş anlamında bir kelime kullanmamış, asıl anlamı ” döv ” anlamına gelen bir kelimeyi kullanarak, bugüne kadar herkesin yanlış anlamasını sağlamış. Çok kritik bir konuda çok kritik bir hata yapmış olurdu. Allah hatadan münezzehtir. Ayetin anlamı açıktır. Muhkem olan yani bilimsel olmayan ayetlere ilk devir müslümanlarının anladığı manadan farklı manalar giydirmeğe çalışmak Kuran’ın manasını tahrif etmeğe çalışmak olur. Oysa biraz dikkatli incelenirse hiçbir tahrife gerek olmadığı ve Allah ne demişse insanoğlunun yararına söylediği anlaşılabilir.

Yanlış anladıklarının bir delili de Kuran’da kadını boşadığınız zaman dört ay yanınızda tutun ondan sonra kadını salın der. Evi bırakın çekin gidin demez. Yani kadını boşasa dahi evden uzaklaşamaz, kadının yanında olmalıdır.

ateistlerin Nisa 34 ‘ü anlamaya çalışmadan çarpıtarak aktarmaları

ateistler bu ayeti sık sık kadınları istismar etmek için kullanırlar. Ayette darabe fiili geçer bu kelimenin birkeç anlamı vardır. Vurmak anlamına geldiği gibi yola çıkmak anlamına da gelir ve Kuran da yola çıkmak anlamının başka ayetlerde kullanıldığı için bu ayetinde “terk edin” anlamına geldiğini söyleyen ilahiyatçılar da vardır. Fakat ateistler ayetin bütünlüğü içinde bakmadan sadece bu kelimeyi cımbızla seçip, Kuran kadınları dövün diyor diye olumsuz propaganda yaparlar. Biz “terk edin” anlamının da Allah tarafından kast edilmiş olabileceğini kabul ediyoruz, fakat eğer dövün anlamı varsa bunun ayetin bütünlüğü açısından hangi şartlarda ne amaçla söylendiğini inceleyeceğiz.

Nisa 34 ‘de nüşuz nedir?

Bu ayet “nüşuzundan korktuğunuz kadınlar” diye başlar. Nüşuz kelimesi sıradan bir geçimsizlik veya tartışma hali demek değildir. Çünkü Kuran kadınlarla iyi geçinilmesi görevini erkeklere yükler (Nisa 19). Ayetin öncesizde Nüşuz eden kadının tam tersi olan Salih olan kadının özellikleri anlatılır.(1) Salih olan kadına itaatkar manası verip, nüşuz yapan kadına isyan eden manası verenler yanılıyorlar. Çünkü Salih demek “güzel işler yapan” demektir. Zaten aynı ayette bu salih kadınların iki özelliğini tarif eder. Kanitat (bağlılık gösteren) oldukları ve ALLAH’ın korumasını emrettiğini (aile sırlarını ve iffetlerini) koruyan kadınlar olarak anlatır.

Müfessir Îci buradaki korumasını emrettiği şeyin iffeti kast ettiğini Arap gramerine göre anlatır.(2) Öyleyse ayet bize nüşuzun ne demek olduğunu Salihin tanımını yaparak öğretiyor. Buna göre Nüşuz, Saliha kadının tam tersidir yani bağlılık göstermeyen ve kocasının korunması gereken şeylerini (iffeti, namusu, şerefi veya malları gibi) o sadakatsizce başkalarına açan kadındır. Yalnız burada kast edilen kadının zina yapması değildir. Zinanın hükmü sopadır. Burada kast edilen zina aşamasına gelmemiş bir gönül verme veya uygun olmayan biçimlerde başka biriyle yaptığı flörttür. Böyle birisi ise ailenin kudsiyetini onarılamaz bir şekilde bozacağı bir şekilde hareket ettiği açıktır.(3) Müfessir Ragıp İsfehani de nüşuzu “kadının kocasına buğz edip başkasını sevmesi” olarak tarif etmiştir.(4)

Nüşuz geçimsizlik değildir

Nüşuz kadın ve kocanın şiddetli geçimsizlik yaşaması hali değildir. Yani şiddetli geçimsizlik var diye erkek kadını dövecek diye bir şey yok. Çünkü bu ayetin peşindeki ayet olan Nisa 35’te ayrılmaya varacak şiddetli geçimsizlik halini ŞİKAK sözcüğü ile ifade edilir.(1) Ve şiddetli geçimsizlik durumunda kadının ve erkeğin ailesinden tayin edilecek birer hakemin bir araya gelip sorunu çözmesi istenir. Böylece Kuran akrabaların bir araya gelip sorunun kısır döngü haline gelmesini engellemekte ve enfes bir çözüm yolu öğretmektedir.(5) Neyse bu konumuz dışı ama anlamamız gereken konu, şiddetli geçimsizlik var diye kadını dövün diye bir emrin olmadığıdır.

Tefsir alimi Atâ (m.981) şöyle yazmıştır: “Erkek, namusu lekeleyecek bir davranışta bulunmayan, yalnızca nâşize olan (nüşuz yapan) karısını dövemez, ancak ona karşı öfkesini ortaya koyabilir”(6)

Buradan da anlaşılıyor ki nüşuz bir dikleşme, isyan etme durumu değildir. Eşini bırakıp başka birilerine yakınlaşma hali, iffetini korumama halidir. Zaten ayette nüşuz şüphesi olan kadın için bu hükümleri aktarır. Burada nüşuza dikleşme veya baş kaldırma veya serkeşçe tavırlar diyemeyiz. Çünkü serkeşlik etmenin şüphesi olmaz. Ama gönlü başka bir erkeğe kaymanın veya iffetini korumamanın şüphesi olur.

Yine de bazı kişiler nüşuzu serkeşlik etmek olarak algılıyorlar. Kadının veya erkeğin serkeşlik etmesi, evine barkına sahip çıkmaması mümkün.

Nisa 34 önce diyalog ve geçici ayrılmayı tavsiye eder

Peki, Kuran nüşuz şüphesi olan kadını hemen kalkın dövün mü diyor? Hayır! Kuran önce diyalog yoluyla çözün diyor, bir konuşun, nasihat edin, anlamaya çalışın diyor. Baktınız kadın anlamıyor ve hâlâ aileniz bir ateşe gidiyor. O zaman yataklarınızı ayırmayı bir deneyin diyor. Bu belki kadının ailesinin değerini bilmesi gerektiğini hatırlatabilir. Bu da olmadıysa en son aşamada ailenin dağılmasını önlemek için dövün diyor. Yani buradaki dövme günümüzdeki gibi sinirlenince kalkıp kadını döven kendi egosunu tatmin eden bir erkek anlayışını yansıtmıyor. Böyle bir anlayışı kaldırıyor ve kadını sinirlenince hemen dövülmekten koruma altına alıyor. Çünkü erkek ilk aşamada çok sinirlenir ama bu erkeğe hemen döv demiyor. Erkek önce nasihat edip sonra yatağını ayırdığında ise zaten ilk sinir hali yatışmış olacaktır ve basit sıkıntılar çözülmüş olacak böylece basit olaylar yüzünden kadının üzülmesi engellenmiş olacaktır. Bu yüzden ayet erkeğe sinirlenince hemen kalkıp kadını dövme yolunu kapatmış oluyor.

Nisa 34 ‘deki dövmek, uçuruma giden aileyi kurtarmak için erkeğin son şansıdır, keyfî olarak kullanılamaz

Bu ayetteki dövme, kadını cezalandırma anlamında değil, sonuçları ağır olacak bir uçuruma doğru giden bir aile için başvurulabilecek en son ameliyattır. Az zararın çok zarara tercih edilmesidir. İlk iki şart gerçekleştirilmeden keyfî olarak kullanılamaz.

Bu noktada bazı akla takılabilecek meseleleri de bildirmem gerekiyor. Bazıları buradaki nüşuzun hayasızlık olmadığını çünkü hayasızlığın cezasının recm veya sopa olduğunu düşünüyor. Hayır efendim biz zina yapan kadından bahs etmiyoruz, başka bir erkeğe meyleden veya gözü erkeğinde olmayıp dışarıda olan kadınlardan bahs ediyoruz.

Buraya kadar Kuran’dan getirdiğimiz deliller ile Nüşuz’un sıradan bir geçimsizlik olmadığını ve ailenin kudsiyetini çiğneyebilecek hareketlere meyil olduğunu açıkça ortaya koyduk. Fakat bunu destekleyecek önemli bir peygamber sözü var olduğu için onun da konuya ışık tutacağını düşünüyorum.

“Kadınlar konusunda Allah’tan korkun. Siz onları Allah’ın emaneti olarak aldınız. Onlarla ilişkiye girmeniz size, Allah’ın emriyle helal oldu. Sizin onlar üzerindeki hakkınız, hoşlanmadığınız bir kişiye serginizi çiğnetmemeleridir. Eğer böyle yaparlarsa onları belli olmayacak şekilde dövün.”(7)

Peygamberimizden rivayet edilen ve kadına dayağı kınayan birçok söz olduğu halde burada kadına ancak ailenin iffetini başka kişilere çiğnetmeleri durumunda hafifçe dövülmeye izin veriliyor. Ayette hafifçe tabiri geçmediğini ben de biliyorum. Bu konuda yazara ders vermeye çalışmayın. Ama peygamberimiz yaşayan Kuran’ın en büyük müfessiri olduğu için bu konuyu açıklıyor ve hafifçe diyor. Evin iffetini çiğneten kadını hafifçe dövün demeden önce bile kadınlar konusunda Allah’tan korkulması gerektiğini ve onların emanet olduğunu hatırlatıyor. Evet aile hayatında eşlerinin kıskançlıklarından çok çeken peygamberimiz hayatında bir kere bile kadın dövmemiş hatta hakaret bile etmemiş (8) olmasıyla zaten bize Kuran’dan anlamamız gereken doğru yaşantıyı göstermiş oluyor.

Nisa 34’ü anlamak için Nüşuz’u anlamak gerekir

Kısaca nüşuz etme eşinden yüz çevirip iffetini koruyamama halidir (Fakat zina değildir, zinaya açık olma halidir). Böyle bir durumda bile Allah yuvalarınızı yıkın, kadını hemen cezalandırın gibi bir şey söylemez. Tam tersine ilk etapta diyaloğu ve farklı çözüm yollarına başvurulmasını önerir. Böylece ayet bu şekilde kadını korur. En son aşamada ise yuvanın dağılmasındansa daha az şerli bir yöntem olan vurmayı söyler. Ama bu vurma kesinlikle böyle bir durum hariç yapılacak bir şey değildir. Ne kadar şiddetli geçimsizlik olsa bile yapılmaz. Şiddetli geçimsizlik halinde Allah bu ayetin peşinde kadının ve erkeğin ailesinden birer hakem tayin edin diyerek yol gösterir ve kadını kendi ailesiyle koruma altına alır.

Bu yüzden Nisa 34’deki kadını dövme izni neredeyse mümkün olmayacak ve normal evliliklerde karşılaşılmayacak durumlar için bir izindir. Normal evliliklerde ayette belirtilen nüşuz şartları olamayacağı için kadını dövme de olmaz. 

Kadınlarla güzel geçinin emri erkeğin vahşetini durdurur

Nisa 19’da ise kadınlara güzel davranılması ve güzel geçinilmesi emredilir. Yani bu emir de Nisa 34’ün istismar edilmesini engeller. İdeal olanın güzel geçinmek ve kadınlara iyi davranmak olduğunu gösterir.

Nisa 19: “Ey iman edenler! Sizin kadınlara zorla mirasçı olmanız helal olmaz. Açık bir hayasızlık etmedikleri sürece onlara verdiklerinizden bir kısmını geri alabilmeniz için kadınlarınıza baskı yapmayın. Onlarla güzellikle geçinin. Eğer onlardan hoşlanmıyorsanız, sizin hoşlanmadığınız şeyde Allah çok hayır kılmış olabilir.”

Neredeyse imkansızlaştırıyor

Bir de Nisa 34 ayetini her yönden düşünüp idrak etmek lazım. Örneğin Kuran birine zina ediyor isnadı yapmak için 4 şahit ister. 4 şahit bulmak da çok zordur. Dolayısıyla Kuran bunu o kadar zorlaştırmıştır ki neredeyse birine zina isnat edemezsiniz. Aynı şekilde bir adam da Nisa 34’teki vurma işini sinirlenip yapamaz. Önce öğüt vermesi diyalog kurması lazım. Bu kolay mıdır, değildir. Fakat Kuran erkekleri de böyle eğitiyor. Diyalog kurun anlayın diyor. Hala olmadıysa yatağını ayır diyor. Bunları yapabilen adam zaten yeterince sabır kazanır ve eğitilir. Sinirle hareket etmez. Kısaca Kuran tıpkı zinada olduğu gibi bu ayette de dövme işini neredeyse imkansız yapıyor.

Erkeğin nüşuzu

Peki kadının nüşuzunda dövülme ihtimali varken neden erkeğin nüşuzunda “uzlaşmaya varın” denilmiş?

Nisa 128: Eğer bir kadın kocasının kötü muamelesinden yahut yüz çevirmesinden endişe ederse aralarında bir uzlaşmaya varmalarında onlara günah yoktur ve sulh daha hayırlıdır. Nefisler de cimriliğe meyillidir. Eğer güzel davranır ve Allah’a itaatsizlikten sakınırsanız bilin ki Allah yaptıklarınızdan haberdardır.

Keşke erkekler nüşuz ettiğinde yani evine barkına sahip çıkmayıp, çapkınlık ettiğinde veya serkeşlik ettiğinde kadınların da erkekleri bir temiz dövüp yola getirme imkanları olsa da biz de desek ki erkekleri de bir temiz dövün evine barkına sahip çıksınlar. Var mı böyle bir ihtimal? Kadın ve erkeğin yaratılışları eşit değil ki bunu kadından isteyebilelim. Çoğu kadın kocasını böyle yola getiremez. 

Serkeşlik edip evine barkına sahip çıkmayan kim olursa olsun yola gelmesi için en hafif tedbir budur aslında. Kadınların erkeklere güçleri yetseydi emin olun Kuran aynı şeyi son çare olarak erkekler için de söylerdi. Çünkü yuvanın dağılması erkeğin dövülmesinden kötüdür. Ama serkeşlik eden erkeği karısının dövmesi pratikte uygulanabilecek bir çare değil. Kuran indiği zaman için evliliklerin korunması adına erkeğin ve kadının fıtratlarının gözetilerek ortaya konulabilecek en iyi çözüm buydu. Fakat yine de son ihtimal olarak bahsedilen dövme seçeneği kesin emir değildi. Allah önce eşler arasında iyilik yollarını emretti. Erkeklere de eşleriniz hakkında yol aramayın, iyi geçinin dedi. 

Kuran, feminizm öğretilerine uygun şekilde eşitlik getirmesi gerekmiyor. Bunun yerine her iki cinsiyetin yapısına en uygun adaletli çözümleri o zamanın toplum yapısına tavsiye etmiş. Çünkü adalet ve uygunluk eşitlikten daha değerlidir. Kuran’ın söyledikleri emir değil, yuvaları yıkan krizlerden kurtulmak için serkeşlik yapanlara karşı çözüm önerisiydi. Peygamberin bunu hayatında hiç uygulamadığını göz önüne alırsanız emir olmadığını da anlarsınız zaten. 

Ayrıca Kuran’ın kadına verdiği değer için şu linke bakın.

KAYNAKLAR

  1. Erdoğan, S. İslam Aile Hukukunda Şiddetli Geçimsizlik (Şikâk) Durumunda Hakem Tayini ve Tayin Edilen Hakemlerin Yetkileri. Düzce Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi1(2), 45-57.
  2. Îcî, Adudüddîn, Tahkîku’t-Tefsîr, Köprülü Fâzıl Ahmet Paşa, no: 50, vr. 139b.
  3. Eşref Yazar, İSLAM AİLE HUKUKUNDA EŞLER ARASINDAKİ GEÇİMSİZLİK VE ÇÖZÜMÜ, Yüksek Lisans tezi, ERZURUM-2007
  4. Kutluay, İ. Kadına Şiddeti Meşrûlaştırdığına Delil Olarak Kullanılan Bazı Âyet ve Hadislerin Değerlendirilmesi. Marife Dini Araştırmalar Dergisi18(2).
  5. BAYAR, M. İslam Aile Hukukunda Karı-Koca Arasında Meydana Gelen Anlaşmazlıklara Önerilen Çözümler. e-Şarkiyat İlmi Araştırmaları Dergisi/Journal of Oriental Scientific Research (JOSR), (5), 87-111.
  6. bn Arabî, Ebu Bekr Muhammed b. Abdullah, Ahkâmu’l-Kur’an, Dârü’l-Kütübi’l- İlmiyye, Beyrut,
    t.y., I,
    536–538
  7. Buhari, Nikah 80, VI,52.
  8. İbn Mace, Nikah 51, I,683

S.S.S.

Nisa 34 ayetinde ana maksat nedir?

Nisa 34’ün ana maksadı, kocanın kadınını kollayıp gösetmesini, kadının da kocasının korunması gereken (malını, namusunu vs.) sırlarını korumasını anlatmaktır.

Nisa 34’teki Nüşuz kelimesi nedir?

Bu ayette Nüşuz, Saliha kadının tam tersidir yani bağlılık göstermeyen ve kocasının korunması gereken şeylerini (iffeti, namusu, şerefi veya malları gibi) o sadakatsizce başkalarına açan kadındır.

Nisa 34’de kadının dövmesi emredilir mi?

Hayır emir değil, her yolu denedikten sonra evliliği yıkılmak üzere olanların ancak başvuracağı bir izindir. Ama emir değildir, farz değildir. Bunu karıştırmayalım. Farz olsaydı, Peygamberimiz yapardı ama hiç yapmamıştır. Eşlerine çok iyi davranmış ve insanlara kadınlara iyi davranmalarını emretmiştir.

Nisa 34’de kadını dövme meselesi sadece nüşuz halinde mi olur?

Evet sadece nüşuz halinde, yani kocanın korunması gereken gizliliklerini korumama halinde olur. Fakat yine de hemen dövülmez. Önce konuşulur, sonra yataklar ayrılır, hala sonuç alınamadı ise yapılabilir. Kadının kocasının koruması gereken özelliklerini korumaması ise aslında çok çok ender yaşanan bir durumdur, normal evliliklerde yaşanmayacağı için kadını dövme söz konusu olamaz. Bunun yanında kadınlarınızla iyi geçinin diye ayet vardır.

 

Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Loading spinner

Kurtuluş Berzan

Yazar 1979 doğumludur. Palandöken dağının eteklerinde yaşamaktadır. 20 yıldır dini ve bilimsel kitaplar okumaktadır. 2018 yılının başından beri öğrendiklerini, çözümlemelerini ve yeni araştırmalarını bu sitede yayınlamaktadır. Doktora derecesine sahiptir. Yazılarımızdan alıntı yapma kuralları için tıklayınız.

12 Yorum

  1. Keşke kaynak olarak kadın düşmanı ehlisünnet tefsircilerinin tahrifatları üzerinden yürümeseydiniz… bu kadar uzun uzadıya bir yazı da olmazdı bu. Kur’an’ı Kur’an açıklar. Nuşuzu Mücadele suresinde “size kalkın dendiğinde kalkın” ayetinde göreceksiniz “fenşuzu”. Ayette de nuşuz “Kalkıp gitmesinden endişe duyduğunuz” şeklinde çevrilmelidir. Aynı şekilde seslenişi Nisa 128’de erkekler için göreceksiniz. “Dövmek”? Kalkıp gitmesinden endişe duyduğunuz kadınlarımızı dövmenizi Allah ister mi? Peki niye Nisa 128’de erkeği dövmemizi istemiyor? Darabe’nin “örnek vermek” de dahil olmak üzere sürüyle kullanılışı var. Ama tahrif önce “kavvam” ile (erkek kadına hakimdir tahrifi) sonra nuşuz ile oluyor, darabe de pasta üstünde çilek gibi.. yapmayın. İlgiyle takip ettiğim bir sitesinin, araştıran ve güzel bilgiler sunan bir sitesiniz. U tip te’vil hatalarına düşmeyin. Tamam tefsirlere bakılabilir ama akıl-mantık-vicdan süzgecinden iyi geçirilmeli. Sevgiler.

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

  2. Hocam peki peygamber efendimizin veda hutbesinde

    Ey insanlar! Kadınların haklarını gözetmenizi ve bu hususta Allah’tan korkmanızı tavsiye ederim. Siz kadınları, Allah’ın emaneti olarak aldınız ve onların namusunu kendinize Allah’ın emriyle helal kıldınız. Sizin kadınlar üzerinde hakkınız, kadınların da sizin üzerinizde hakkı vardır. Sizin kadınlar üzerindeki hakkınızı; yatağınızı hiç kimseye çiğnetmemeleri, hoşlanmadığınız kimseleri izniniz olmadıkça evlerinize almamalarıdır. Eğer gelmesine müsaade etmediğiniz bir kimseyi evinize alırlarsa, Allah, size onları yataklarında yalnız bırakmanıza ve daha olmazsa hafifçe dövüp sakındırmanıza izin vermiştir. Kadınların da sizin üzerinizdeki hakları, meşru örf ve adete göre yiyecek ve giyeceklerini temin etmenizdir.

    Kısmındaki eve gelmesine müsaade etmediğimiz bir kişinin eve alınması da nüşuza girer mi?
    Nisa suresi 128 ayette de nüşuz kavramı geçer fakat kötü muamele diye çevrilmiştir. Biraz kafam karıştı doğrusu

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

    1. Olabilir evet. Senin evine sana zarar verecek kimseyi almaması lazım.

       

      Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

      Loading spinner

      1. Hocam yukarıdaki yorum hakkında ne düşünüyorsunuz peki? Nüşuza kalkıp gitmesinden anlamı verilebilir mi?

         

        Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

        Loading spinner

  3. Nisa suresi 128. Ayette Kadın erkeğin nüşuzuna karşı neler yapabilir hocam?

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

    1. Hangi yolla erkeği yola getirebilirse onu deneyecek. Erkeği yola getirmenin en iyi yolu da sulh yoludur. Yoksa kaba sözle veya kaba kuvvetle genel olarak erkekler yola gelmez, iyice sarpasarar. Yani kadın için olan dövme izni erkekte işe yaramayacağından ayet erkeklerle sulh yapın diyerek en iyi çözümü sunmuştur.

       

      Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

      Loading spinner

      1. Teşekkürler hocam.

         

        Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

        Loading spinner

  4. İyi akşamlar hocam.

    https://acikkuran.com/4/34 “vedribuhunne” kelimesine “ve onları çıkarın” anlamı verilmiş. Gerek Peygamber efendimizin kadına şiddeti kınadığı hadislerden, gerek kendisi eşlerine hiçbir zaman şiddet uygulamadığından ve kötü söz söylemediğinden, Ahzab suresi ﴾28﴿: Ey peygamber! Eşlerine şöyle de: “Dünya hayatını ve güzelliklerini istiyorsanız gelin size bir şeyler vereyim sonra da güzellikle sizi serbest bırakayım ayeti kaynak gösterilerek Nisa 34’te dövmenin/vurmanın olmama ihtimali sizce var mıdır? Hafifçe dövmek varsa kaynağı var mıdır hocam?

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

    1. Darabe fiiline çıkın, gidin, çıkarın anlamı verenlerin samimiyetlerine inanıyorum. Ama buradaki dövün emrinin mantığını yeterince anlayamadıklarından insanlara anlatmakta zorlanıyorlar ve kelimeye bu manayı veriyorlar. Oysa Kuran’da göre karısını boşayan biri 3 ay iddet süresince karısıyla aynı evde yaşamaya devam edecek. çıkıp gitme diye bir şey söz konusu olamaz zaten. Ahzab 28’de ise Peygamberimize sürekli sıkıntı çıkaran eşleri için sizi boşayayım dedirtiyor. Bu boşama tabiki iddet süresi ile olacak. Aniden kapının önüne koyma diye birşey yok. Nisa 34’teki dövün kelimesi de bir emir değildir, bir izindir. Ama yazıda belirttiğim şartlar var ise ve sen de üç aşamalı şartları tamamlamışsan ve evini kurtarmak istiyorsan en son çare olarak yapabilirsin. Bunu anlamak istemeyen anlamaz, aklını kullanan için herşey gayet açık.

       

      Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

      Loading spinner

      1. Hocam ayrıca bir kadın nüşuz ediyorsa ve erkek onu ‘bırakırsa’ bu daha tehlikeli olur. Çünkü evliyken onun yanına gitmesini engelleyen bir bağ var kocasıyla. Bu bağ kalkarsa kadının zina etmesine bir engel kalmaz. Evet belki evlenebilir ama zina olasılığı da var. Allah böyle büyük bir günahın önünü açmaz. Ayrıca “darabe” yerine ne kullansaydı ki Allah? Darp etmek işte. Her ayeti böyle bükeceksek daha çok yolumuz var.
        Son olarak şunu diyeyim: Kimse kusura bakmasın ama “aşırı hareketlerde” dayak etkili bir terbiye ve ceza yöntemidir. Öyle olmasa Allah hırsızlığın cezasını el kesme, bekar zinasının cezasını 100 sopa, (benim fikrime göre) evli zinasının cezasını da recm olarak belirlemezdi. En iyi bilen Allah bile bunu yapıyorsa aksini düşünemeyiz.

         

        Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

        Loading spinner

  5. Bir de hocam benim anlayamadım bir nokta var. Müfessirlerin çoğu bu darabe fiiline dövmek manası vermiş ama fiilin birinci manası vurmak demektir. Vurmak başka dövmek başka şeydir. Fiil bize de aynı manâ ile geçmiş zaten.

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

    1. Türkçe’nin kaidelerini aynen Arapça için düşünemeyiz kardeşim. Darabe fiili Arapça’da vurmak, dövmek anlamında.

       

      Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

      Loading spinner

Başa dön tuşu