Forumdaki son iletiler
Son 15 cevap
Son 10 konu
[box type= align="alignleft" class="" width=""]
İyi bir B-Y forumu yazarı nasıl olunur:
- Öncelikle açacağınız konuya ne çok uzun ne de çok kısa ve konuyu çok iyi açıklayan bir başlık atmalısınız. Başlığı okuyan konuyu anlamalı. Daha sonra mesajınızı uzun olarak, ayrıntılandırarak yazmalısınız. Mesajı ayrıntılandırmaktan kaçınmayın, ne dediğimi herkes anladı diye düşünmeyin. Çünkü yazar öyle sansa bile, okuyucu çoğu zaman kısa yazılardan ne denmek istendiğini anlayamıyor.
- Konu açarken konu başlığını çok kısa veya uzun girmemelisiniz ve konuyla alakalı bir başlık olmalı. "Yardım edin", "Bir sorum var" gibi konunun içeriğini anlatmayan başlıklar olmamalı. Veya soruyu uzunca başlık kısmına yazmamalısınız. Başlık atarken kendinizin bu konuyu Google'da nasıl aratacaksanız o şekilde bir başlık atmanız uygun olur. Örneğin karışmayan denizleri Google'da aratan kişi "Birbirine karışmayan denizler" olarak aratır.
- Ayrıca telefondan yazsanız dahi noktalama işaretlerini kullanarak yazın ki yazdıklarınız anlaşılır ve kaliteli olsun ve cevap gecikmesin.
- Her konuyu ilgili forumda açınız. Örneğin dini soru soracaksanız "Bir sohbet aç" forumunda açmayınız.
- Her konu için ayrı konu başlığı açalım. Bir konu başlığı altında daldan dala konmayalım. Bir konuyu tartışırken aklımıza yeni bir konu gelirse, yeni bir konu olarak açalım.
- Kanunlara aykırı olarak yapılan yorumları haber vermek için yorumun altındaki rapor butonuna tıklayınız. Detaylar Kullanım koşullarında.
Üye olamıyorum: Üyelik adınızı İngilizce karakterlerle ve boşluk olmadan oluşturunuz. Sonra e-posta adresine gelen doğrulama linkini tıklayınız. E-posta gelmediyse spam veya gereksiz kutusuna bakınız.
[/box]
Arkadaşlar, Holywood özellikle yüksek bütçeli filmlerin hiçbirini bir misyon olmadan çekmiyor. Son yıllarda bunu iyiden iyiye anladım. Avatar filminde de şunu fark ettim. Film insanlar ile cinlerin savaşını anlatıyor. İnsanlar cinlerin Dünya'larına geliyor ve istila ediyor, yerel halk olan cinler de onlarla mücadele ediyor.
Batı kültüründe cinler uzun ve sivri kulakları olan mavi varlıklar olarak tasvir ediliyor. Mesela Alaaddin'in sihirli lambası ve diğer başka film ve çizgi filmlerde onları mavi ve uzun kulaklı görürsünüz. Onlara göre cinler böyledir. İşte avatar'daki yerel halkın da böyle olması rastgele değil. O savaş insanlarla cinlerin savaşını anlatıyor. Hollywood'u şeytana hizmet eden insanların yönettiğinin işaretlerini çok fazla görüyorum.
Size yardımcı olan insanlara bir teşekkürle de olsa
karşılık vermeniz iyiliğe karşı bir nezaket kuralıdır.
Forumda sizlere yardımcı olan arkadaşlarımıza
teşekkür edin ki iyilik devamlı olsun.
Hocam öyle zaten. Bu filmin yapımcısı Cameron bir Y**udi. Medya gücünün de çoğunlukla Y**udilerin elinde olduğunu düşünürsek boş yere çekilmiş filmler değil tabiki. Kendi hayat görüşlerini filmlere aktarıyorlar. Buna şaşırmamak da lazım. Çünkü saklamıyorlar. Bile göstere yapıyorlar. "Biz buyuz" diyorlar. Dinler küçümseyen bir dille mitolojinin bir parçası görüyorlar fakat aslında kendileri geçmişteki paganist kültürü dizi ve filmler aracılığıyla yeniden yeniden üretiyorlar. İçine de mistik ve dinî öğeler kattığın zaman karşıdaki kitleyi din ve maneviyat alanında aleyhte yönlendirmiş oluyorsun bir nevi. "Bak din de böyle" işte demeye getiriyorlar yani.
Burada birkaç ay önce Avatar'ın son filmi hakkında olumlu ifadeler kullanmış sonra fikrimi değiştirmiştim. Teferruata girdikçe ekrandan empoze edilenlerin, bilgisi nispetinde, farkına varıyor insan. Araştırarak ve şuurla seyredilmeli bu tür filmler. Masum emeller barındırmıyorlar. Bilinçaltına oynuyorlar.
Unutmadan Wakanda Forever filminde de denizler altında yaşayan sivri kulaklı mavi renkli bir tür, insanlara saldırıyor. Çünkü insanlar onların yerlerini keşfetmek üzere. Bu tür çıkardığı bir takım ses dalgalarıyla insanların zihinlerini etkileyip istediklerini de yaptırıyorlar.
Yine mavi ve sivri kulaklı bu arkadaşlar deniz altında tahtlarını kurmuşlar. Kralın bir tathtı var. Tahtında oturup insanlara savaş emri veriyor. Bunu izlerken İblisin tahtı deniz üstündedir hadisi aklıma geldi. Bunu yapalar İslami motifleri iyi biliyor. O kral iblisi simgeliyor.
Müslim, Hazret-i Cabir’den (R.A.) rivayet etmiştir ki: Resulullah (S.A.V.)’in şöyle buyurduğunu duydum: "İblisin tahtı deniz üstündedir. Adamlarını gönderir. İnsanları saptırmağa çalışır." Sahabe efendilerimizden Ebî Saîd Hazretlerinden de (R.A.) hadis-i şerif şu şekilde nakledilmiştir Resulullah Efendimiz (S. A.V.) İbn-i Said’e sordu:
"— Ey Ebî Saîd şu an ne görüyorsun?"
"—Su üstünde bir taht görüyorum. Deniz üstünde etrafını yılanların çevirdiği bir taht görüyorum." Sahabe hazretlerinin gördüğünü arz etmesinden sonra iki cihan güneşi, sevgililer sevgilisi de (S.A.V) buyurmuşlardır ki "İşte o, iblisin tahtıdır." Hazret-i Cüneyd efendimiz de tefsirinde zikretmişlerdir ki: "Ebû Reyhane'den nakledildiğine göre Resulullah (S.A.V.) şöyle buyurmuşlardır: “İblis su üzerinde kendisine bir taht edindi. Âleme iki şeytan gönderir ve onlara tam bir sene mühlet verir. Bir sene zarfında âlemde istediği yoldan çıkmışlık varsa ne âla, yok, eğer çıkaramamışlarsa onların ellerini, ayaklarını kesip asar. Sonra âleme iki şeytan daha gönderir ki âlemde fitne fesat hiç bitmesin ve hep devam etsin."
Size yardımcı olan insanlara bir teşekkürle de olsa
karşılık vermeniz iyiliğe karşı bir nezaket kuralıdır.
Forumda sizlere yardımcı olan arkadaşlarımıza
teşekkür edin ki iyilik devamlı olsun.
Bu tür çıkardığı bir takım ses dalgalarıyla insanların zihinlerini etkileyip istediklerini de yaptırıyorlar.
Bu sizin şeytan makalenizi hatırlattı hocam.
Evren öyle sırlarla dolu ki akıl erişemiyor kavrayamıyor. Kâinat bunca sırrı içinde barındırırken nasıl her şey materyal görülebilir. Adam şeytana talamus diyor. Talamus deme bari be adam ! Anlayamıyorum, kavrayamıyorum de ! Hayat ve kâinat bu kadar materyal bir zeminde ilerlemiyor.
Bunu yapalar İslami motifleri iyi biliyor
Şüphesiz. Cameron da iyi biliyor hocam. Okumuş.
İster istemez yaşadığımız çağın bir çocuğu olarak bizler de bu materyal zeminden etkileniyoruz. Görüşümüz ve bakışımız kaçınılmaz olarak, batılı bir yazarın dediği gibi "büyüsü bozulmuş" bu dünyadan nasibini alıyor.
Bizde bu tür hadis ve rivayetleri esatirül evvelin cinsinden yorumlayanlar olsa da üzerinde durup düşünülmeyi hak ediyorlar.
