Dinler Tarihi

250# Kibele ve Kıble. Kibele taşı Hacer-ül Esved midir?

Kibele ve kıble kelimeleri birbirleriyle alakalı mı? Kıble kelimesi Kibele ( kybele ) kelimesinden mi geldi? Kıble ve Kibele kelime benzerliğini, Kibele taşını ve Hacer-ül Esved’i anlatır mısınız?

İddianın özeti

Hacer-ül Esved etrafında o kadar spekülasyon yapmaya çalışıyorlar ki. Daha önce Hacer-ül Esved puttur veya Hinduların taşıdır gibi iddialarını 21 ve 152 nolu yazılarımızda açıklamıştık. Şimdi de Hacer-ül Esved kibele’dir, Kibele ve kıble birbirlerinden gelmektedir iddialarını cevaplayalım, bakalım sırada neler türetilecek?

İnternette dolaşan bazı iddiaları kısaca özetleyeyim: Anadolu’da Hititler ve Frigyalılar döneminde Kibele denilen dişi bir Tanrıça ’ya taparlardı. Pessinus şehrinde ise kara bir taş vardı, bu taşın gökten düştüğüne inanılırdı. Muhtemelen bir meteordu. Tanrıça Kibele ’nin taşı olarak kabul edilirdi. M.Ö. 191 yılında bu taş Roma’ya götürüldü ve M.S. 476 yılında Roma’nın yıkılmasıyla birlikte bu taşa ne olduğu artık bilinmiyor. Harabeler altında mı kaldı yoksa başka bir şey mi oldu hiç kimsenin bir fikri yok. İddia o ki bu taş Kâbe’deki Hacer-ül Esved taşı imiş. Ve Kibele taşı olduğu için kıblenin ismi ve Hübel putunun ismi de Kibele’den geliyormuş.[1] Kibele kıble kelimesi ile bağlantılıymış.

Kibele ve kıble
Antik Kibele heykelciği

Kibele ve kıble kelimelerini özdeşleştirenlerin delilleri nedir?

Peki böyle bir kanıya nasıl varmışlar, Kibele ve kıble kelimelerini yan yana koyanların, Hacer-ül Esvedi hikayeye sokanların delilleri nedir? Delilleri; M.S. 300’lü yıllarda Arnobius adlı kişi Roma’daki Kibele taşını tarif etmiş ve tarifler Hacer-ül Esved’e uyuyormuş. Tarifte diyor ki: Fazla büyük olmayan ele sığacak kara bir taş. Kenarları köşeli ama düzgün değil, üstünde ağza benzer bir şekil var.

Hacer-ül esved Kibele taşıdır diyenlerin delilleri çok çürüktür

Yukarıdaki tariften dolayı hemen teşhisi yapıştırmışlar ki bu taş Hacer-ül Esved taşıdır. Oysa bu tarifte taşın siyah olması ve elle taşınabilecek boyutta olması çok yetersiz bilgilerdir. Üstelik Hacer-ül Esved’de ağza benzer bir şekil de yok.

İslam tarihi ne diyor?

İslam tarihine göre de Hacer-ül Esved Hz. İbrahim’in Kâbe’ye koymuş olduğu bir taştır ve Hz. Muhammed bu taşa özel bir önem vermemiş, Hz. İbrahim’in hatırasını taşıdığı için ve tavafa başlama ve bitiş yerlerine bir işaret olması için Kâbe’de kalmasına müsaade etmiştir.

Eski Arapların toplumsal hafızaları

Batı Roma’nın yıkılmasıyla Hz. Muhammed’in doğuşu arasında 100 yıl vardır. Eğer bu taş Kâbe’ye bu süre içinde bir zamanda gelmiş olsa bu taşın öyküsünü hatırlamak için o dönemin Arapları gibi toplumsal hafızaları kuvvetli olan insanlara göre bu zaman çok kısa bir zamandır. Dolayısıyla bu taşın geldiği zamanı ve kimin getirdiğini aktarmaları lazımdı.

Çünkü önemli bir taş olarak getirilmişse hele özellikle Kibele taşı olarak gelmişse bu olay kesinlikle unutulmazdı ve kıblenin adı buradan gelmiş olsa bu taşa “kara taş- Hacer-ül Esved” denmezdi. Belirli bir ismi olan bir nesne genel bir isimle isimlendirilmez. Ayrıca İslam tarihi kaynaklarından bize aktarılan bilgi, o taşın kadim zamanlardan beri Kâbe’de olduğu idi ve Hz. İbrahim’in bina ettiği Kâbe’den kalan bir taş olduğudur.

Dolayısıyla bu tarihsel, mantıksal, kültürel gerçekler hem de Roma’daki taşta bulunan ağız şeklinin Hacer-ül Esved’de bulunmaması gibi sebeplerden dolayı Hacer-ül Esved taşının Roma’daki taş olması mümkün değil.

Kibele ve kıble ilintili mi?

Yukarıda Kibele ’nin Kâbe ile alakasının olmadığını açıkladık. Peki o zaman kıble ne demek? Kâbe kelimesinin fonetik olarak kıble ile alakası yok. Kâbe küp kelimesiyle aynı kökten geliyor. Yani kübik demektir. Günümüzde Kıble ise “ibadet edilen yön” olarak tanımlanıyor. Oysa Kuran’da kıble demek “ibadet yeri” demektir. Bunu Yunus 87 ayetinde net görebiliyoruz. Allah İsrailoğullarına diyor ki evlerinizi kendiniz için kıble yapın.

Yunus 87: “Ve Musa’ya ve kardeşine, kavminize Mısır’da barınacak evler kurun, evlerinizi kıble yapın ve namaz kılın ve müjdele inananları diye vahyettik.”

Müslümanların kıblesi de (mabet) önce Mescid-i Aksa iken sonradan Bakara 144 ile Mescid-i Haram olarak değişiyor. Nerede olunursa olunsun Mescid-i Haram’a dönülmesi bildiriliyor.

Bu ayetlerden anlaşılıyor ki kıble, Kâbe’nin bir ismi veya özelliği değil mabet demektir. Bu yüzden Kibele Kâbe’ye geldiği için Kâbe’ye kıble deniyor mantığı yanlıştır, çünkü Kudüs’teki Mescid-i Aksa kıble olarak belirlenmiş, sonradan Kâbe kıble olmuştur. Demek ki kıblenin Kibele ile ve hatta Kâbe ile de bir alakası yoktur.

Didascalia Apostolorum yazıtları

Kibele ve kıble kelimelerinin birbiriyle alakası olmadığının başka bir kanıtı da M.S. 230 yılında Ortadoğu coğrafyasında yazılan bir Hristiyan yazıttır (Didascalia Apostolorum)[2].  Bu yazıttaHristiyanların dua ederken yönlerini çevirmesi gereken yön kıble olarak adlandırılıyor. Teologlar bu kıbleden maksadın KUDÜS TOPRAKLARI ve DOĞU anlamına geldiğini bildirmişlerdir. [3]

Görüldüğü gibi Kibele taşı M.Ö. 191’den M.S. 476’ya kadar Roma’da idi. Oysa Ortadoğu coğrafyasında Hristiyan yazıtlarında M.S. 230 yılında yani Kibele taşı Roma’da iken Hristiyanların dua ederken kıbleye (Kudüs’e, doğuya) dönmesi bildirilmiştir. Bu durum da kıble kelimesinin Kibele taşı ile bir alakasının olmadığını göstermektedir.

Hübel Kibele ’den mi gelmiştir?

Hübel Kibele ’den geliyor hikayesi ise bildiğimiz kadarıyla Halikarnas balıkçısının ilk olarak ortaya attığı dayanaksızbir iddiadır. Çünkü Kibele ’nin en belirgin özelliği dişi olmasıdır. Oysa Hübel’in en belirleyici özelliği ise erkek olması ve çeşitli küçük Tanrı’ların babası olmasıdır.

Özetle

Kibele ve kıble kelimelerinin fonetik benzerlikten öte bir akrabalık taşımadıkları açıktır.

  1. Hacer-ül Esved’in Kibele taşı olması mümkün değildir, çünkü uyan tarifler çok yetersiz ve genel ifadelerdir ve uymayan tarifler de var. Hacerül esved’in kibele olması mantıksal ve tarihsel birçok imkansızlık doğuruyor.
  2. Kibele ile Kıble veya Hübel arasında alaka yoktur. Çünkü Kuran’da kıble kelimesi Kâbe’den bağımsız olarak kullanılır. Mescid-i Aksa’ya ve Musa’nın kavminin evlerine de kıble der. Üstelik Kibele taşının Roma’da bulunduğu zamanlarda bile, Hristiyanlığın yazılı kayıtlarında kıbleye (Kudüs’e, doğuya) dönülerek dua edilmesi gerektiği yazar. Yani kıble kelimesi çok daha kadim bir kelimedir.
  3. Hepsi İslam düşmanlarının hayal güçlerinin yardımıyla delilsiz mesnetsiz gürül gürül insanlık tarihi boyunca dupduru akan saf İslamı karalama adına ürettiği safsatalardır.

Referanslar

  1. D’Aoust, M. (2019). Familiars in Witchcraft: Supernatural Guardians in the Magical Traditions of the World. Simon and Schuster.
  2. https://www.encyclopedia.com/religion/encyclopedias-almanacs-transcripts-and-maps/didascalia-apostolorum.
  3. Galadari, A. (2013). The Qibla: An Allusion to the Shemaʿ. Abdulla Galadari (2013)“The Qibla: An Allusion to the Shema ‘,” Comparative Islamic Studies, 9(2), 165-193.

 

 

Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

Loading spinner

Kurtuluş Berzan

Yazar 1979 doğumludur. Palandöken dağının eteklerinde yaşamaktadır. 20 yıldır dini ve bilimsel kitaplar okumaktadır. 2018 yılının başından beri öğrendiklerini, çözümlemelerini ve yeni araştırmalarını bu sitede yayınlamaktadır. Doktora derecesine sahiptir. Yazılarımızdan alıntı yapma kuralları için tıklayınız.

3 Yorum

  1. Hocam İnstagram’dan Dm’ye bakarmısınız size birkaç soru sordumda

     

    Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

    Loading spinner

    1. Tamam gördüm. Değerlendireceğim. Ama acele etmeyin.

       

      Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

      Loading spinner

      1. Peki hocam cevabı nerede vereceksiniz ?
        İnstagram’dan mı vereceksiniz ? yoksa sitenizden mi cevabı vericeksiniz?

         

        Bu yazı hakkında ne düşünüyorsunuz?

        Loading spinner

Başa dön tuşu